
Yapılan yeni bir araştırma, ağızda bulunan bakterilerin türü ve bolluğunun, hiç sigara içmemiş kişilerde akciğer kanseri riski ile ilişkili olabileceğini göstermiştir. New York City'deki Einstein Tıp Fakültesi'nden Dr. Dean Hosgood, Reuters Health'e e-posta yoluyla yaptığı açıklamda, birlikte ele alındığında, sınırlı ama büyüyen literatürün, Firmicutes filumunda mikrobiyal çeşitliliğin azaldığını ve taksonların bolluğunun arttığını ve daha spesifik olarak solunum yolundaki Lactobacillales'in artmış akciğer kanseri riski ile ilişkili olabileceğini gösterdiğini belirtmiştir. Thorax'ta yayınlanan bir makalede, Hosgood ve meslektaşları, akciğer kanseri vakalarının yaklaşık dörtte birinin sigara içmeyenlerde meydana geldiğini ve duman, radon ve hava kirliliğine maruz kalma gibi bilinen risk faktörlerinin ve ailede akciğer kanseri öyküsünün bunu tam olarak açıklamadığını belirtmişlerdir Geçmiş araştırmalar, mide-bağırsak kanserleri ve bağırsak mikrobiyomu arasında bağlar bulmuştur. Ağızda bulunan bakterilerin türü ve volümü, pankreas kanseri de dahil olmak üzere çeşitli kanser türlerine bağlanmıştır. Araştırmacılar, yakın tarihli bir prospektif çalışmada, oral komensal bakteri bolluğunun, baş ve boyun skuamöz hücreli kanser için daha düşük bir riskle ilişkili olduğunu ve bağırsak dışındaki mikrobiyotanın kanser riski ile ilişkili olabileceğine dair kanıt sağladığını belirtmişlerdir. Daha fazla araştırma yapmak için ekip, 1996 ve 2006 yılları arasında kayıttan sonra her iki ila üç yılda bir sağlığı izlenen Şangay Kadın Sağlığı Çalışması ve Şangay Erkek Sağlığı Çalışması katılımcılarından başlangıçta toplanan oral durulama örneklerinde bakteri çeşitliliğini ve bolluğunu değerlendirmişlerdir.Tüm katılımcıların ömür boyu sigara içmedikleri belirtilmiştir.
Düşük alfa çeşitliliğinin daha yüksek akciğer kanseri riski ile ilişkisi
Çalışmada iç içe geçmiş bir vaka kontrol tasarımı kullanılarak, akciğer kanseri geliştiren 90 kadın ve 24 erkek, akciğer kanseri geliştirmemiş 114 yaş ve cinsiyet uyumlu bireyle eşleştirildiği bildirilmiştir. Araştırmacılar beta çeşitliliğinin değil daha düşük oral mikrobiyota alfa çeşitliliğinin, artmış akciğer kanseri riski ile ilişkili bulunduğunu belirtmişlerdir. Ek olarak çalışmada, Bacteroidetes ve Spirochaetes filumundaki artan nispi bolluk, azalmış akciğer kanseri riski ile ilişkilendirilirken, Firmicutes filumundaki artan bolluk, artan bir akciğer kanseri riski ile ilişkilendirilmiştir. Araştırmacılar, bilindiği kadarıyla bu çalışmanın, hiç sigara içmeyenlerde oral mikrobiyomu ve akciğer kanseri riskini değerlendiren ilk prospektif çalışma olduğunu belirtmilerdir. Ayrıca bulgularının yeniliği ve sınırlı örneklem büyüklüğü göz önüne alındığında, çoğaltma çalışmalarının gerekli olduğunu vurgulamışlardır. Dr. Hosgood, Reuters Health'e e-posta yoluyla yaptığı açıklamada analizlerinin tasarım gereği gözlemsel ve etiyolojik olduğu için klinik çıkarımlar yapamadıklarını ifade etmiştir. Bununla birlikte Hosgood, hiç sigara içmeyenlerle ilgili ileriye dönük çalışmalarında, düşük alfa çeşitliliğinin daha yüksek akciğer kanseri riski ile ilişkili olduğu sonucuna varabildiklerini ve bazı spesifik taksonların bolluğu, değişen risk ile ilişkilendirildiği ve aktif tütün içiminin yokluğunda akciğer kanserinin etiyolojisine daha fazla bilgi sağladığını sözlerine eklemiştir. Harvard Üniversitesi'nden Dr. David Christiani bağlantılı bir başyazısında, bazı sınırlamalara rağmen sonuçların sağlam olduğunu ve spesifik takson bolluğu ile birlikte gözlemlenen alfa çeşitliliği kaybının sigara içmeyenlerde akciğer kanserinin oluşumunda mekanik bir rol oynayabileceğini belirtmiştir. Özetle, Dr. Christiani, çevresel maruziyetler ve çeşitli akciğer bozuklukları ile ilgili olarak oral, nazal ve alt solunum yolları hakkında daha fazla çalışma görmenin ilginç olacağını ifade etmiştir. Ayrıca Dr. Christiani, ağız boşluğu ve nazofarenksin, akciğere giriş kapısı olduğunu ve bu bölmelerdeki mikrobiyomun işlevsel yönlerinin daha iyi anlaşılmasının, kesinlikle hastalık patogenezi ve hastalık modifikasyonuna ışık tutmaya yardımcı olacağını sözlerine eklemiştir.
Megan Brooks, Mouth Bacteria Linked to Lung Cancer Risk in Never Smokers, Medscape, Jan 01, 2021
+ Tüm Referansları Göster