Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Güncel bir çalışmanın sonuçlarına göre ebeveynleri yatma zamanlarını belirleyen ve yorgun olduklarında kendiliğinden uyuyan adolesanlar, ancak ödevlerini ve arkadaşlarıyla çevrimiçi sosyalleşmeyi bitirdikten sonra uyuyan yaşıtlarına göre daha fazla dinlenmektedir.

Araştırmacılar Sleep Medicine dergisindeki yazılarında ebevenlere; çocuklarının yatma zamanını belirleyemiyor ya da belirlemek istemiyorlarsa, alternatif olarak, ne zaman uyuyacaklarını belirlerken dış etkenleri değil, bedenlerinin kendini yorgun hissetme sinyallerini dikkate almalarını öğretmelerini önerdiler.

Ergenler yaklaşık 8 ila 10 saat uykuya ihtiyaç duyarlar ve çalışmadaki 1,374 genç tipik olarak bu süreden daha az uyumuşlardır. Ancak ebeveynleri tarafından yatma saatleri belirlenen ya da yorgun hissettiğinde kendiliğinden uyuyan adolesanlar ortalama 7,5 saat ile bu değerlere en yakın grup olmuştur.

Araştırmacılar, ödevleri bitmeden yatmayan gençlerin ortalama 7 saat, televizyon izlemeyi bitirmeden yatağa gitmeyen gençlerin ortalama 6,7 saat, arkadaşlarıyla sosyalleşmeyi ve mesajlaşmayı bitirmeden yatmayan gençlerin ise ortalama 6,9 saat uyuduklarını kaydettiler.

Avustralya’daki Flinders Üniversitesi’nden çalışmanın baş yazarı Michelle Short bu konu ile ilgili, "Gençlerin ne kadar geç yatabilecekleri konusunda bir limit konulması, uyku sürelerini korumaya yardımcı olacaktır. dedi. Short ayrıca ebeveynlerin genellikle çocuklarının uyku düzenini kontrol etmeyi çok erken yaşta bıraktıklarını, ancak çocukların gelişimsel olarak henüz kendi uyku düzenlerini yönetmeye hazır olmadıklarını belirtti ve "Gençlerin biyolojisi geç saatlere kadar ayakta kalmalarına izin verdiği için, ebeveynlerin yatma zamanı konusunda limit koyarak çocuklarının yeterli uyku uyumalarını sağlayabilirler. şeklinde konuştu.

Çalışmada gençlerin uyku tetikleyicisinden bağımsız olarak haftasonlarında daha fazla uyuma eğiliminde oldukları, okul saati gibi erken kalkmaya zorlayıcı bir durum olmadığında tüm grupların ortalama 9,1-9,3 saat arasında uyudukları gözlendi. Bu durum aslında birçok gencin hafta boyunca uykusuz kaldığını göstermektedir. Ebeveynler, okul başlangıç saatini değiştiremeyeceklerinden, çocuklarının yeterli uykuyu aldıklarından emin olabilmek için yatma saatine odaklanmalıdırlar.

Çalışmaya Helsinki’de yaşayan ve yaş ortalaması 17 olan gençler dahil edildi. Katılımcıların %59’u yorgun hissettiğinde yatağa gidiyor, yaklaşık %7’sinin yatma zamanını ebeveynleri belirliyor, %12’si yatmadan önce ev ödevlerini bitiriyor, %6’sı televizyon izlemeyi bitirmeden yatmıyor, %17’si ise arkadaşları ile sosyalleşmesi ya da mesajlaşması sonlanmadan yatağa gitmiyordu. Bununla birlikte, bazı gençleri yorgun hissettiklerinde uyumaya yönlendirerek daha fazla uyumalarını sağlayan etkenler çok açık değildi.

Çalışmanın bir kısıtı, doğrudan uyku sürelerini ölçmemesi, bunun yerine adolesanlarla uyku alışkanlıkları konusunda çevrimiçi anket yapılmış olmasıdır. Bu nedenle sonuçlar, katılımcıların gerçekten ne kadar dinlendiklerini kesin olarak göstermeyebilir. Buna rağmen ebeveynler, çocuklarının daha genç yaşlarda uyku düzeni edinmelerini sağlayarak ileriki yaşlarında da daha sağlıklı uyku uyumalarını sağlayabilirler. Bu yönde atılabilecek adımlar arasında kesin yatma ve kalkma saatlerinin belirlenmesi, televizyon, tablet ya da telefon ile geçirilen zamanın sınırlandırılması, yatma saatine yakın diğer aktivitelerin sonlandırılması sayılabilir. Ayrıca Short’a göre ebeveynler, kendi uyku düzenleri konusunda da hassasiyet göstererek çocuklarının sağlıklı bir uyku düzenini benimsemelerini destekleyebilirler.

Medikaynak Referanslar

Michelle A.Short et al. How Internal and External Cues for Bedtime Affect Sleep and Adaptive Functioning in Adolescents

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler