
Ruhsal bozukluklar, küresel sağlıkla ilgili yükün önde gelen nedenleri arasındadır. 2019’da depresif ve anksiyete bozukluklarının en çok engelleyici iki zihinsel bozukluk olduğunu ve her ikisinin de 2019'da dünya çapında sağlık yükünün en önde gelen 25 nedeni arasında yer aldığını gösterilmiştir. COVID-19 pandemisinin ortaya çıkışı, kötü ruh sağlığının birçok belirleyicisinin şiddetlendiği bir ortam yarattı. COVID-19'un ruh sağlığı üzerindeki etkileri hakkında sağlık sistemi yanıtlarını bilgilendirecek şekilde güncel bilgiye ihtiyaç duyulmaktadır. Bu çalışmada da COVID-19 pandemisinin 2020 yılında dünya genelinde majör depresif bozukluk ve anksiyete bozukluklarının yaygınlığı ve yükü üzerindeki etkisini ölçmeyi amaçlanmıştır.
COVID-19 pandemisi sırasında majör depresif bozukluk ve anksiyete bozukluklarının yaygınlığını bildiren ve 1 Ocak 2020 ile 29 Ocak 2021 tarihleri arasında PubMed, Google Scholar, ön baskı sunucuları araştırılarak uzmanlara danışıldı ve verilerin sistematik bir incelemesi yapılmıştır. COVID-19 etkisinin göstergeleri (insan hareketliliği, günlük SARS- CoV-2 infeksiyon oranı ve günlük aşırı ölüm oranı) ile bir meta-regresyonda birleşen veriler birleştirerek, her çalışma tarafından tanımlanan dilimine dayalı olarak pandemi öncesi ve pandemi ortası arasında majör depresif bozukluk ve anksiyete bozukluğu yaygınlığındaki değişimi tahmin etmeye çalışıldı.
Daha sonra bu model (Hastalık Modelleme Meta-Regresyon sürüm 2.1 [DisMod-MR 2.1 olarak bilinir] kullanılarak pandemi öncesi prevalansta yaş, cinsiyet ve yere göre değişimi tahmin etmek için kullanıldı. Majör depresif bozukluk ve anksiyete bozuklukları için engellilik ve engelliliğe göre düzeltilmiş yaşam yılları (DALY) ile geçen yılları tahmin etmek için nihai prevalans tahminlerini ve engelliliğin ağırlığını kullanılmıştır.
48'i dahil edilme kriterlerini karşılayan 5683 veri kaynağından 46 çalışma majör depresif bozukluk ve 27 anksiyete bozukluğu kriterlerini karşıladı. İki Covid-19 etki belirteci olan günlük SARS-2 infeksiyonu ve insan hareketliliğinde azalma, majör depresyonun artmış prevalansı ile ilgili bulundu. İnsan hareketliliği için (regresyon katsayısı [B] 0,9 [%95 belirsizlik aralığı 0,1- 1,8; p=0·029]), günlük SARS-CoV-2 enfeksiyonu için (18,1 [7,9 -28,3; p=0,0005]) ve anksiyete bozuklukları için (0,9 [0,1- 1,7; p=0,022] ve 13,8 [10,7 – 17,0; p<0·0001] olarak saptandı. Muhtemelen erkeklere göre daha düşük maaş ve garantisiz istihdam nedeniyle pandemi sırasında mali açıdan riski daha yüksek olan kadınların çalışmada da erkeklere göre (majör depresyon için; B 0,1 [0,1- 0,2; p=0·0001] ve anksiyete bozuklukları için; 0,1 [0,1-0,2; p=0,0001]) pandemiden daha çok etkilendiği görüldü.
UNESCO, 2020'de 190'dan fazla ülkede 1,6 milyar öğrencinin tamamen veya kısmen okuldan ayrıldığını tahmin ederek, pandeminin küresel eğitimin tarihteki en ağır aksaması olduğunu ilan etti. Okul kapanışları ve daha geniş sosyal kısıtlamalar mevcutken, gençler fiziksel alanlarda bir araya gelemediler, öğrenme yeteneklerini ve akran etkileşimini etkilediler. Ayrıca, gençlerin ekonomik krizler sırasında ve sonrasında işsiz kalma olasılıkları yaşlılara göre daha fazladır. Çalışmaya göre gençler yaşlılara göre (majör depresyon için; –0,007 [–0,009 ila –0,006; p=0,0001], anksiyete bozuklukları için; –0,003 [–0,005 ila –0,002; p=0,0001]) pandemiden anlamlı biçimde daha fazla etkilendi. İnsan hareketliliğinin azalması ve günlük SARS-COV-2 infeksiyon oranı ile ölçüldüğünde, 2020'de pandeminin en çok etkilediği yerlerin majör depresif bozukluk ve anksiyete bozukluklarının prevalansında en fazla artışa sahip olduğunu tahmin edildi.
COVID-19 pandemisi nedeniyle dünya çapında 53.2 milyon (44.8 ila 62.9) majör depresif bozukluk vakası (% 27,6 artış [25,1 ila 30,3]) olduğu tahmin edildi. Böylece toplam prevalans 100.000 nüfus başına 3152,9 vaka (2722, 5 ila 3654,5) oldu. Ayrıca, dünya çapında 76,2 milyon (64,3 ila 90.6) anksiyete bozukluğu vakası (% 25,6 artış [23,2 ila 28,0]) tahmin edildi. Böylece toplam prevalans 100.000 nüfus başına 4802,4 vaka (4108,2 ila 5588,6) idi. Toplamda 2020’de tüm dünyada, majör depresif bozukluk 49,4 milyon (33,6 ila 68,7) DALY'ye neden olmuş ve anksiyete bozuklukları 2020'de dünya çapında 44,5 milyon (30,2 ila 62,5) DALY'ye neden olmuştur.
Majör depresif prevalansında artışlar 2020'deki bozukluk ve anksiyete bozuklukları her ikisi de artan SARS-COV-2 infeksiyon oranları ve insan hareketliliğinin azalmasına neden olan virüsün yayılması, kapanmalar, evde kalma emirleri, toplu taşımanın azalması, okul ve işlerin durması ve diğer faktörlerin yanı sıra sosyal etkileşimlerin azalmasına bağlıdır. Pandemiden en çok etkilenen ülkelerin de bu sorunlara en çok maruz kaldığı düşünülmektedir. Bu nedenle de çoğu ülkede ruh sağlığı sistemlerini güçlendirmek için artan bir aciliyet yaratmıştır. Sonuçları düşünüldüğünde majör depresif bozukluk ve anksiyete bozukluklarının yarattığı sağlık yükünü gidermemek gibi bir seçenek yoktur.
Global prevalence and burden of depressive and anxiety disorders in 204 countries and territories in 2020 due to the COVID-19 pandemic. 8 Oct 2021. Lancet 2021; 398: 1700–12
+ Tüm Referansları Göster