
COVID-19'un yayılımını önlemek için dijital teknoloji kullanımı giderek daha çok ilgi çekmekte ve hastanın yakınına gelen insanların telefonlarındaki uygulamalarına ulaşıp listeleyebilen isteğe bağlı akıllı telefon uygulamalarını hayata geçirmek ilk akla gelen fikir olmuştur. Sistem, uygulamaya COVID-19 pozitif olduğu verisini giren bir kullanıcının uygulamayı yükleyen kişilere yaklaştığında bu kişilerin telefonuna otomatik anlık uyarı bildirimleri gönderilmesine dayanmaktadır.
Teorik olarak, dijital izlemenin geleneksel onay sözleşme kontrolünü yapmadan çok daha hızlı ve etkin biçimde kullanılabileceği düşünülse de bu yeni yöntemin yararı ve pratikte nasıl çalışacağı merak ediliyordu. Yakın zamanda Nature dergisinde yayınlanan bir makalede, COVID-19 dijital izleme uygulamasının İngiltere’de oldukça iyi çalıştığı gösterilmiştir. Oxford Üniversitesi'nden Christophe Fraser ve ark. İngiltere ve Galler için üzerinde çalıştıkları Ulusal Sağlık Servisi’nin dijital tarama akıllı telefon uygulaması ‘’NHS COVID-19’’ Eylül 2020’de piyasaya sürüldü. Uygulama 21 milyon cihaza yüklendi ve 16 yaş ve üstü akıllı telefon kullanıcılarının yaklaşık yarısı tarafından düzenli kullanıldı.
Birleşik Krallık nüfusunun dörtte birinden fazla, yani neredeyse 16,5 milyon kullanıcıya, Eylül sonundan Aralık 2020’ye kadar kayıtlı COVID-19’lu her hasta başına 4,4 mesaj olmak üzere yaklaşık 1,7 milyon COVID-19’la karşılaşma mesajı geldi. Çalışma geleneksel yöntemle temaslı takibinde gözlenen sayılarla uyumluydu ve pozitif vaka ile yakın temas için anlık bildirim alan kullanıcıların yaklaşık %6’sının da testlerinin daha sonra pozitifleştiği de saptandı. Araştırıcıların bir temas bildiriminden sonra enfeksiyon oluştuğunda karantinayı zamanında başlatmak amacıyla matematiksel ve istatistiksel model oluşturmak için kullandıkları 2 ayrı yaklaşım farklı sonuçlar verse de ortak sonuçlar uygulamanın 3 ayda 200.000 ila 900.000 enfeksiyonu bir aşamada durdurmuş olduğu ve COVID-19 olduklarının başkalarına bildirilmesine izin veren her bir vaka için kabaca 1 vakanın önlendiğini göstermiştir.
Uygulamaların etkisi, uygulamayı indiren kişilerin toplam sayısı ve uygun biçimde kullanmalarıyla orantılı olsa da uygulamayı yükleyenlerdeki %1’lik bir artışın COVID-19 vakalarında da %1 veya 2 oranında düşüş sağlayabileceği öngörülmektedir. Bu rakamlar kulağa az gelse de, COVID-19’un tüm dünyada insanların yaşamlarına ve geçim kaynaklarına yıkıcı etkisi düşünüldüğünde oldukça belirgin farklar yaratabilir.
Wymant C, Ferretti L, Tsallis D, Charalambides M, Abeler-Dörner L, Bonsall D, Hinch R, Kendall M, Milsom L, Ayres M, Holmes C, Briers M, Fraser C. Nature. 2021 May 12.https://www.nih.gov/uk-study-