Demans Riski Kişiliğe Bağlıdır: Endişeli, Karamsar İnsanlar Beyin Hastalığına Daha Yatkın

CHICAGO - Yaşlandıkça, beynimizdeki sayısız hücre ve nöron zararlı karışıklıklar ve plak oluşumlarından saldırıya uğrayabilir. Bu müdahale, birçok yaşlı kişinin hafızasını ve düşünme becerisini yok eden demansın ortak nedenidir. Bilim adamları bunama tedavileri üzerinde çalışmaya devam ederken, yeni bir çalışma kişiliğinizin sahip olduğunuz en iyi silah olabileceğini ortaya koyuyor. Northwestern Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, endişeli ve karamsar insanların yaşamlarının sonraki dönemlerinde beyin hasarının etkilerine daha duyarlı olduklarını söylüyor.

Bilime bağışlanan hasta beyinlerinin gözden geçirilmesi, bazı kişilerin, bilişsel gerilemeden muzdarip biriyle aynı nöropatolojiye sahip olmalarına rağmen, hala yüksek düzeyde işlev görebildiğini gösteriyor. Bu hastaların ölümlerinden önce yaptıkları yıllık psikososyal anketleri gözden geçiren araştırmacılar; öz disiplin, organizasyon, çalışkanlık, yüksek başarı ve motivasyona daha fazla yatkınlığı olanların, demansın nedenleri ile diğerlerinden daha iyi mücadele eden bireyler olduklarını keşfettiler.

Yüksek düzeyde vicdanlı olarak bilinen bu kişilik, hafıza ve düşünme sorunlarına karşı daha iyi dirençle bağlantı gösterir. Öte yandan, anksiyete, karamsarlık, dürtüsellik yaşayan ve genellikle daha fazla endişe duyan hastalar, ölümlerinden önce daha az bilişsel işleve sahiptir.

Baş çalışma yazarı Eileen Graham bir basın bülteninde, "Bu bulgular, yaşlı yetişkinlerin Alzheimer hastalığı ve ilişkili demanslarla ilişkili nöropatoloji ile nispeten sağlıklı bilişsel işlev seviyelerini korurken yaşamalarının mümkün olduğuna dair kanıt sağlıyor" diyor.

"Hayata bakış açısını değiştirmek" demansı uzak tutmaya yardımcı olabilir

Northwestern raporundaki veriler Rush Üniversitesi Alzheimer Hastalığı Araştırma Merkezi'nden alınmıştır. Hastalar, zihinsel durumlarıyla ilgili yıllardır yaptıkları raporları beyin sağlığına bakan araştırmacılarla paylaşmaya gönüllü oldular. Ölümleri üzerine, her hasta beyinlerini çalışmaya bağışlamayı kabul etti, böylece ekip içerideki karışıklık ve plak birikimlerini kontrol edebildi.

Graham, sonuçların demans riski taşıyan kişilerin sadece hayata bakış açılarını değiştirerek beyin hasarının etkileriyle mücadelede aktif rol alabileceklerini gösterdiğini söylüyor.

Northwestern Üniversitesi Feinberg Tıp Fakültesi'nden yardımcı doçent, "Çalışmamız, kişilik özelliklerinin, gelişen nöropatolojiye rağmen, insanların bilişsel işlevlerini ne kadar iyi sürdürebildikleriyle ilişkili olduğunu gösteriyor" diye ekliyor.

"Kişiliğin hem istemli olarak hem de müdahaleler yoluyla değişmesi mümkün olduğundan, risk altında olanları belirlemek ve yaşlılık boyunca işlevi optimize etmeye yardımcı olmak için, erken müdahaleleri uygulamak üzere kişiliğin kullanılması mümkündür."

Çalışma yazarları, bunun bir kişinin kişiliği ile daha iyi beyin işlevi arasındaki bağlantıyı gösteren ilk rapor olduğunu belirtiyor. Şu anda birçok kişinin bilişsel direncini test eden temel stres faktörlerinden birinin COVID-19 salgını olduğunu ekliyorlar.