
Yakın zamanda yapılmış olan ve nesiller boyunca fiziksel ve ruhsal sağlık belirteçlerinin araştırıldığı bir çalışmada, X ve Y kuşaklarının ebeveynlerinin ve nine/dedelerinin aynı yaştaki durumlarına göre daha sağlıksız oldukları ortaya konmuştur. Bu kuşaklarda aynı zamanda depresyon ve anksiyete bulguları ile alkol ve sigara tüketiminin de daha fazla olduğu bulunmuştur.
Sağlıkla ilgili bir sivil toplum kuruluşunun strateji yöneticisine göre, bu sonuçlar yeni bir şey olmayıp sadece bilinenleri desteklemektedir. Son yıllarda, özellikle 2008 krizi sonrasında, ABD’de ulusal çapta intihar, madde kullanımı ve aşırı alkol kullanımına bağlı ölümlerde belirgin artış olmuştur.
Genel anlamda her iki kuşak da artmış kan basıncı ve kolesterol düzeyleri ile bel çevresinde genişleme gibi fizyolojik bozukluklara sahiptir. Bu bozulmanın "baby boomer dönemi olarak bilinen 1946 yılı sonrasında artışa geçtiği bildirilmektedir. Fizyolojik bozukluklar çeşitli kronik hastalıkların öncüsü ve erken ölümler için bir risk faktörü olarak kabul edilmektedir. Fiziksel sağlıkta bozulmaların bir kısmından sorumlu olan obezite ise en önemli potansiyel risk faktörüdür.
Genç kuşakta görülen bu bozulmuş sağlık durumunun bireysel bir problem olmadığı, tek bir çalışma ile sorunun köklerine inilemeyeceği, "daha iyi beslen, spor yap önerileriyle çözülemeyeceği, bunun yerine çevresel faktörlerin değiştirilip iş güvenliğinin arttırılması gerektiğinin altı çizilmektedir.
Bir başka araştırmacı da aynı konuya değinmekle birlikte, bunun bir ekonomik problem olduğunu öne sürmektedir. Yakın zamanda Amerikan Epidemiyoloji Dergisinde yayınlanan bulgular aşırı alkol tüketiminin X kuşağıyla hızlandığı, baby boomer kuşağında pik yaptıktan sonra azalma gösteren uyuşturucu kullanımının ise geç X kuşağında (1973 – 1980 arası doğanlar) yeniden artışa geçtiğini göstermektedir.
Amerikalı siyahlar ve hispanikler arasında depresyon ve anksiyete oranları da Baby boomerlar ile başlayarak artış göstermiş, siyahi ergenler arasında intihar olayları sıklaşmıştır.
Tüm bu bozulmaların birbirleri ile ilişkili olduğu, iş güvenliğinin olmaması, kira ödeme, yiyecek bulabilme gibi endişeler, yalnızlık ve sağlık hizmetlerini ödemede güçlük olması ve sistematik ırkçılığın bunlara neden olduğu düşünülmektedir.
Çalışanlara yaşamalarına yetecek kadar bir ücretle iş verilmesinin fiziksel ve ruhsal sağlık üzerinde çok önemli etkileri olacağı ileri sürülmektedir. Buradan yola çıkarak, pandemi koşullarına bağlı olarak sağlığın ne şekilde etkileneceği merak edilmektedir. ABD’de geçen yıl yapılan bir çalışma pandeminin yol açtığı umutsuzluk nedeniyle yaklaşık 75000 Amerikalının daha hayatını kaybedeceğini düşündürmektedir.
https://www.drugs.com/news/gen-x-millennials-worse-health-than-prior-generations-same-age-96668.html?utm_source=ddc&utm_medium=email&utm
+ Tüm Referansları Göster