
Cilt kanserlerinin çoğunlukla çevresel faktörlere bağlı olarak geliştiği bilinmektedir. Bu faktörler arasında en önemlisi güneşe maruziyet olmakla birlikte diğer genetik faktörler de önemlidir. Açık tenli veya açık tonlu göz rengine sahip insanların koyu tenli insanlara göre cilt kanserine yakalanma şansının 20-30 kat daha yüksek olduğu tahmin edilmektedir.
Birkaç çalışmada ise kadınlarda salgılanan hormonların cildi güneşten koruyan pigment olan melanin üretimini tetiklediği gösterilmişti. Aslında aynı genetik yapıya sahip bireylerde bile kadınların daha koyu bir cilt tonuna sahip olmasının nedeni östrojen olabilir. Bu sebeple de cilt kanseri oluşum riskleri daha düşük olabilir.
İspanya’da daha önce yapılmış olan çalışmada aynı genetik değişkenliğe sahip erkeklerin kadınlara göre açık tonlu göz rengine sahip oldukları gösterilmişti. Aynı grup bu sefer de kadınlar ve erkekler arasındaki pigmentasyon ve güneşe olan yanıtlar açısından farklılıkları araştırdı. Çalışmada toplam 1057 kişi değerlendirildi ve bunların %52’si Castellón, Valencia, Madrid ve Bilbao’da melanom tanısıyla takip edilmekteydi.
Çalışmada toplam 384 genetik varyant ve 6 fiziksel karakteristik değerlendirildi. Sonuçlara göre aynı genetik değişkenlik içerisinde erkeklerin daha açık renkli cilt pigmentasyonuna sahip olduğu ve ultraviyole ışınların etkilerine karşı daha kötü yanıt verdiği gösterildi.
Araştırmacılara göre melanomdan en iyi korunma yöntemi UV ışınlarının en üst seviyeye ulaştığı noktada en az 30 faktörlük koruyucu güneş kremi kullanmak gerekiyor. Kişinin kendi kendini muayenesi ve şüpheli durumlarda hekime bir an önce başvurması da kritik önem taşıyor. Melanogen çalışma grubunun yapmış olduğu bu çalışma cilt kanseri gelişim biyolojisini anlamamız için kilit önem taşıyor.
Hernando B et al. Sex-specific genetic effects associated with pigmentation, sensitivity to sunlight, and melanoma in a population of Spanish origin. Biology of Sex Differences, 2016; 7 (1) DOI: 10.1186/s13293-016-0070-1
+ Tüm Referansları Göster