
Dünya çapında yaklaşık 70 milyon insanı etkileyen bir hastalık olan glokom, yüksek prevalansına rağmen gizemini korumaktadır. Retina ve optik sinirlere zarar veren ve körlüğe neden olabilen hastalığın kökenleri hakkında çok az şey bilinmektedir.
Glokomun genellikle hastalığın ilk aşamalarında sessiz seyretmesinden dolayı hastalar retinal ganglion hücrelerinin yarısını kaybedinceye kadar hastalığı olduğunu fark edemeyebiliyorlar. Tedavide ise çoğunlukla göz içi basıncını azaltmaya odaklanılıyor. Bununla birlikte, birçok hastada, göz içi basıncı normale döndükten sonra bile hastalık kötüleşebiliyor.
Bu durum, araştırma ekibini, basınç değişikliğini bir şeyin tetiklemesi gerektiği düşüncesine götürmüş ve ilk olarak, bu tetikleyicinin bağışıklık yanıtı olması gerektiği kanısına varmışlar.
Bu hipotezi test etmek için, farelerin retinalarındaki bağışıklık hücrelerini araştıran ekip, T hücrelerinin retina dokusunda bulunduğunu gördü. Bu alışılmadık bir durum çünkü sağlıklı kişilerde T hücrelerinin gözün iltihaplanmasını önlemek için kan-retina bariyeri adı verilen sıkı bir hücre tabakası ile retinaya girmesi engellenir. Araştırmacılar, göz içi basıncı yükseldiğinde, T hücrelerinin bir şekilde bu bariyeri aşıp, retinaya girebildiklerini keşfettiler.
T Hücresi Olmayınca Hastalık Gelişmedi
Araştırma ekibi daha sonra, bu T hücrelerinin glokomda hangi rolü oynayabileceğini araştırmak için bir immünolog olan Jianzhu Chen'e danıştı. T hücrelerinden yoksun farelerde yüksek göz içi basıncı oluşturdular. Bu basınç retinada sadece küçük miktarda hasara neden olurken, göz basıncı normale döndükten sonra, hastalığın daha fazla ilerlemediğini keşfettiler.
Daha ileri çalışmalarda glokom ile ilişkili T hücrelerinin, hücrelerin strese veya yaralanmaya tepki vermesine yardımcı olan ısı şoku proteinleri olarak adlandırılan proteinleri hedef aldığını gördüler. Normalde T hücrelerinin konakçı tarafından üretilen proteinleri hedeflememesi gerekir ancak farklı türlerden gelen ısı şoku proteinleri çok benzerdir ve ortaya çıkan T hücreleri fare ve insan ısı şoku proteinleri ile çapraz reaksiyona girebilir. Bu nedenle araştırmacılar bu T hücrelerinin daha önce bakteriyel ısı şoku proteinlerine maruz kaldıklarından şüphelendiler. Araştırmacılar, mikropsuz farelerde glokom indüklemeye çalıştığında, farelerin hastalığı geliştirmediğini buldular.
Ekip daha sonra glokomlu insan hastalara yöneldi ve bu hastaların ısı şoku proteinlerine özgü T hücre seviyelerinin normal popülasyona göre beş kat yüksek olduğunu ve aynı fenomenin insanlarda da hastalığa katkıda bulunabileceğini gösterdi.
Araştırmacıların çalışmaları şu ana kadar etkinin belirli bir bakteri türüne özgü olmadığını gösteriyor; daha ziyade, bir bakteri kombinasyonuna maruz kalmak, ısı şoku proteinlerini hedefleyen T hücreleri oluşturabilir.
Sonuç olarak MIT ve Massachusetts Eye and Ear tarafından yapılan çalışma, glokomun aslında bir otoimmün bozukluk olabileceğini söylüyor. Araştırmacılar, bu otoimmün aktiviteyi engelleyerek glokom için yeni tedavilerin geliştirilebileceğini öne sürüyor.
Chen H, et al. Commensal microflora-induced T cell responses mediate progressive neurodegeneration in glaucoma. Nature Communications, 2018; 9 (1) DOI: 10.1038/s41467-018-05681-9
+ Tüm Referansları Göster