Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Geçtiğimiz 12 ayda Avrupalıların yaklaşık % 8'inde depresyon görülmüştür. Özellikle kadınlarda depresyonun (% 9,7), oransal olarak erkeklerden % 50 daha fazla olduğu tespit edilmiştir. Bipolar bozukluk ise bir yıl içinde Avrupalıların yaklaşık % 1'inde görülmektedir. Bu veriler baz alındığında AB'de her yıl 5,1 milyondan fazla doğumda, hamile olan kadınların önemli bir kısmının, depresyon veya bipolar bozukluktan muzdarip olacağı öngörülmektedir.

Yapılan yeni bir pilot çalışmada, depresyon veya bipolar bozukluğa sahip hamile kadınların, bebeklerin yüz ifadelerini ve nasıl güldükleri veya ağladıklarını, sağlıklı kontrollere göre farklı yorumladıkları gösterilmiştir. Araştırma sırasında iyi olan, fakat önceden depresyon öyküsü olan 22 hamile kadın ve yine araştırma sırasında iyi olan fakat geçmişte bipolar bozukluk öyküsü olan 7 kadın, sağlıklı gebeliği olan 28 kadın ile karşılaştırılmıştır. Çalışmada ek olarak kontrol grubu kapsamında 18 hamile olmayan kadın da test edilmiştir.

Çalışmada hamileliğin 27. ve 39. haftaları arasında, tüm kadınların, hem bebek hem de yetişkinlerde mutlu ve üzgün yüzlere, gülüp ağlamaya nasıl yanıt verdikleri test edilmiştir. Çalışmaya katılan kadınlardan, bebeklerin yüz ve vokal duygularını (gülümsemeler, kahkahalar ve çığlıklar dahil), ne kadar mutlu veya sıkıntılı olduklarını değerlendirmeleri beklenmiştir. Katılımcılardan ayrıca, farklı yoğunluk düzeylerinde mutluluk, üzüntü, korku ve iğrenme gibi yetişkin yüz ifadelerini tanımlamaları istenmiştir.

Anne Bebek Etkileşiminin Önemi

Çalışma sonucunda, sağlıklı hamile kadınlara kıyasla bipolar bozukluğu olan gebe kadınların, tüm yüz ifadelerini tanımakta zorlandıkları görülmüştür. Bu kadınların, mutlu yetişkin yüzlerini daha iyi tanıdıkları, fakat mutlu bebek yüzlerini "pozitif bir yüz işleme eğilimi ile daha olumlu değerlendirdikleri gözlemlenmiştir. Buna karşılık, önceden depresyonu olan gebe kadınlar, yetişkin yüz ifadelerinin tanınmasında ve bebek ağlamasını puanlamada negatif bir yanlılık göstermiştir.

Araştırmacılar depresyon veya bipolar bozukluğu olan gebe kadınların, şu anda depresif ya da manik epizodlar yaşamamış olsalar bile, bebeklerin yüz ve vokal duygularının farklı bir şekilde işlediklerini belirtmişlerdir. Bu farklılıkların, bu kadınların gelecekteki bebeklerinin duygusal sinyallerini uygun bir şekilde tanıma, yorumlama ve cevap verme yeteneklerini bozabileceğini aktarmışlardır. Bilim insanları ek olarak, depresyon ve bipolar bozukluğun yüksek oranda kalıtımsal olduğunu ve bu gibi duygudurum bozukluğu olan ebeveynlerin % 60'ının çocuklarının bir ruhsal bozukluk geliştirmesinin daha muhtemel olduğunu belirtmişlerdir. Genetik yapının da bu hastalıklarda önemli bir rol oynadığını belirten araştırmacılar, genetik etkinin yanı sıra bebeklerin anneleri ile erken etkileşimin kalitesinin de hastalıkların gelişiminde önemli olabileceğini belirttiler ve araştırmalarının bu ilişkiye ışık tutması açısından önemini vurguladılar.

Medikaynak Referanslar

Bjertrup et al. Hormones, Emotional processing and prepartum Attachment in Pregnant women with Affective Disorders (HEAPAD), The European College of Neuropsychopharmacology (ECNP), European College of Neuropsychopharmacology 2018.

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler