Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Pulmoner fibrozis, skar oluşumu ve ilerleyici morbidite ile sonuçlanan fibrotik lezyonlar oluşturan bir süreç olarak tanımlanabilir. Akciğerde fibrotik hasar oluşumu ile sonuçlanan idiyopatik interstisyel pnömoni, kronik hipersensivite pnömonisi, akciğer tutulumlu kollojen vasküler hastalıklar ve kronik akciğer enfeksiyonları gibi birçok başka hastalık mevcuttur. Akciğer fibrozisini içeren bu durumlar için idiyopatik pulmoner fibrozis (İPF) önemli bir örnektir. İPF sebebi bilinmeyen ilerleyici ve ölümcül bir akciğer hastalığıdır. Hastalık insidansı her 100000 kişide 40-50 oranındadır. Hastaların çoğu 50-70 yaşlarındadır fakat ailesel IPF’de daha erken yaşlarda da görülebilir. Hastaların semptomları genellikle tanıdan 6-24 ay önce başlar ve tanı konduğunda ilerlemiş fibrotik hastalık mevcuttur. Tedaviye rağmen ortalama yaşam süresi 4-5 yıl kadardır. Son zamanlarda ABD’de onaylanan iki tedavi ile hastalığın ilerlemesi durdurulamamıştır ya da yaşam süresi uzatılamamıştır. Kür sağlayıcı tedavi olmayışının nedeni IPF’nin patogenezinin farklı oluşu ve hastalığın gidişatını düzenleyen faktörlerin tam olarak anlaşılamamasıdır.

Sistein katepsinler elastinolitik ve kollejenolitik aktivitelere sahip bir grup proteazdır. 11 üyeye sahip bu sistein proteaz ailesinden katepsin B,L ve S, ekstrasellüler alandaki birkaç tip kollojen ve elastinin parçalanmasına katkıda bulunur. Bu proteazlar ayrıca, pulmoner bozukluklarda ekstrasellüler boşluğa ve bronkoalveolar lavaj sıvısına salgılanır. Bu proteazların akciğer dokusu homojenatlarında ve aktive alveolar makrofajlarda ki aktivitesi doku rejenerasyonu ve yeniden modellenmesi sürecinde artar. Çünkü katepsinler aktive makrofajlarda çok eksprese edilir ve bunlar İPF hastalık patogenezinde tedavi edici ve potansiyel tanı koydurucu hedeflerdir.

IPF tanı koyması zor bir hastalıktır. Bu hastalıkta hastalık gidişatı önceden tahmin edilemiyor ve tedavi stratejisi geliştirilemiyor. Son kanıtlara göre hastalık patolojisinde aktive makarofajlar rol oynuyor. Bu yüzden bu aktive immün hücre havuzlarını tanıyan görüntüleme probları, bu hücrelerin hastalığın pato-biyolojisinde nasıl bir rol oynadığı hakkında çok değerli bilgiler sağlayabilir.

Araştırmacılar yaptıkları çalışmada, sistein katepsin hedefli görüntüleme problarının, pulmoner fibrozisin bleomisin-kaynaklı fare modelinde fibrotik hastalık progresyonuna makrofajların katkısını görüntülemede kullanılabileceğini gösterdiler. Ayrıca probun, İPF hastalarından alınan insan biyopsi dokularında fibrozise katılan makrofaj bölgelerini gösterdiğini de keşfettiler.

Çalışmada İPF’ye sahip hastalarda fibrotik lezyonların içindeki aktive katepsinin non-invaziv görüntülenmesinin ilk insan sonuçları gösterildi.Araştırmacılar bulgularının, klinik PET görüntüleme için küçük moleküllü sistein katepsin problarının yararını ortaya koyduğunu ileri sürdüler ve bu teknolojinin İPF hastalık şiddeti ve seyri ile ilgili hücresel faktörler açısından moleküler bilgi üretmek için kullanılabileceğini söylediler. Çalışmada son olarak katepsin problarının PET versiyonlarının, solid tümörler içindeki yüksek miktardaki aktif makrofajlar sayesinde, kanser marjinlerinin non-invazif görüntülenmesinde kullanılabileceği de ileri sürüldü.

Medikaynak Referanslar

Nimali P. Withana et al. Non-invasive Imaging of Idiopathic Pulmonary Fibrosis Using Cathepsin Protease Probes Scientific Reports  6:19755 DOI: 10.1038/srep19755

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler