
Dünya sağlık örgütü fiziksel inaktivite ve fazla kiloluluk/obezitenin küresel mortalite için risk faktörleri olduğunu belirtiyor. Tüm dünyada yetişkinlerin %31’i fiziksel inaktif ve bu küresel mortalitenin %6’sına neden oluyor. ABD’de yetişkin popülasyonun % 66’sının ve Avrupa’nın % 30-80’inin fazla kilolu olduğu biliniyor. Fiziksel aktivite arttıkça fazla kiloluluk ile yağlanmada azalma oluyor bu da mortalite oranında azalma sağlıyor.
İdiyopatik pulmoner fibrozis (İPF), fiziksel uğraş sırasında belirti ve bulgularla karakterize kronik, ilerleyici ve sonunda ölümcül bir interstisyel akciğer hastalığıdır. Egzersiz ile artan dispne ve desatürasyon İPF’nin ayırt edici özelliklerindendir ve bundan kaçınmak için hastalar aktivitelerini kısıtlama yoluna giderler. İnaktivite ise kronik solunumsal hastalıklarda kötü gidişat ve daha yüksek mortalite oranları ile ilişkilidir. Ayrıca fiziksel inaktivite ve fazla kiloluluk kardiyo-metabolik riski arttırarak İPF hastalarında önemli komplikasyon ve mortalite sebeplerinden biri olan koroner arter hastalıklarına da sebep olur.
Pulmoner rehabilitasyon programları, fiziksel aktivite ve sağlıklı vücut kompozisyonu gibi sağlığı iyileştirici davranışlara teşviği amaçlamaktadır. Denetimli egzersiz ya da pulmoner rehabilitasyon programlarının fiziksel aktivite üzerinde ki etkilerle ilgili uzun dönem sonuçlar çelişkili bulunmuştur. İPF hastalarında fiziksel aktivite ve vücut kompozisyonunun etkileri ele alan geniş çaplı yeterli çalışma yapılmamıştır.
İsrail’de yürütülen randomize kontrollü bir çalışmada araştırmacılar İPF hastalarında denetimli egzersiz programlarının fiziksel aktivite ve vücut kompozisyonu üzerinde ki kısa dönem etkilerini araştırdılar. Araştırmacılar çalışmalarına dahil ettikleri 34 İPF hastasının başlangıçta, 12 hafta sonra ve 11 aylık gözlem boyunca fiziksel aktivite ve vücut kompozisyonlarını değerlendirdiler. Hastaların yaş ortalaması 68+8 yıldı. 15’i egzersiz grubundan ve 17’si kontrol grubundan toplam 32 hasta 12 haftalık periyodu ve her iki gruptan 14 kişiden oluşan toplam 28 kişi ise 11 aylık izlem sürecinin tamamladı. Hastalar 12 ay boyunca denetimli egzersiz programı ya da düzenli medikal tedavi aldılar. Fiziksel aktivite düzeylerindeki değişimi uluslararası fiziksel aktivite anketini (International Physical Activity Questionnaire) kullanarak değerlendirdiler.
Araştırmacılar 12. haftadaki sonuçlara baktıklarında, kontrol grubunun fiziksel aktivite düzeylerinde kötüye gitme gözlemlerlerken denetimli egzersiz programı alan grupta fiziksel aktivite düzeylerinde dikkat çekici bir artış olduğunu gördüler. Benzer şekilde vücut kompozisyonunda da denetimli egzersiz grubunda iyileşme gözlenirken kontrol grubu tam tersi bir eğilimdeydi. 11 aylık sonuçlarda ise her iki grupta tüm değişkenler açısından dikkat çekici bir fark yoktu. Denetimli egzersiz grubunda sonuçlar başlangıçtaki değerlere geri dönerken kontrol grubunda kötüye gidiş gözlemlendi.
Araştırmacılar 12 haftalık denetimli egzersiz programı ile fiziksel aktivite ve vücut kompozisyonunda gelişme görüldüğünü fakat bu etkinin 11 aylık gözlem boyunca devam etmediğini belirttiler. Ayrıca idame stratejisinin kullanılmasının sonuçları geliştirmekte etkili olabileceğini eklediler.
Vainshelboim et al. Short-term Improvement in Physical Activity and Body Composition Following Supervised Exercise Training Program in Idiopathic Pulmonary Fibrosis, ARCHIVES OF PHYSICAL MEDICINE AND REHABILITATION (2016), doi: 10.1016/j.apmr.2016.01.018.
+ Tüm Referansları Göster