
İnflamatuvar barsak hastalığı (İBH), sindirim sisteminde, özellikle de barsaklarda inflamasyon içeren bir dizi durumu kapsar. Bunlar arasında en bilinenleri ülseratif kolit ve Crohn hastalığıdır. İBH için günümüzde kür sağlayıcı bir terapi olmasa da semptomları azaltan ve hastalık progresyonunu yavaşlatan çeşitli alternatifler bulunmaktadır. Anti-tümör nekroz faktörü alfa (anti-TNF) antikor tedavisi sayesinde İBH tedavisinde kayda değer bir ilerleme kaydedildi. Bununla birlikte, bazı hastalar anti-TNF tedavisine yanıt vermez veya yanıtları zamanla azalır. Bu sebeple, İBH'de terapi için yeni moleküler hedef belirleme ihtiyacı mevcuttur.
İBH’daki yeni terapötik moleküllerin hedefleri, proinflamatuvar sitokinlerin (TNF-a, interlökin [IL] -6, IL-13, IL-17, IL-18 ve IL-21) inhibisyonu ile bağışıklık düzensizliklerini düzeltmeyi hedefleyebilir. Bununla birlikte anti-inflamatuvar sitokinlerin (IL-10, IL-11 ve dönüştürücü büyüme faktörü β) etkisinin güçlendirilmesi ve düzenleyici T hücre tedavisi de denenebilir. Smad7 antisens, Janus-aktifleştirilmiş kinaz inhibisyonu gibi yeni anti-enflamatuar hedeflerin peşinde çalışılması, Toll benzeri reseptör uyarımı, lökosit yapışması ve integrinler ve mukozal addressin hücresel adezyon molekülü-1 aracılığıyla T hücresi hominginin engellenmesi gibi yöntemler de denenmektedir.
Buna ek olarak, potansiyel moleküler hedefler mukozal bariyer fonksiyonunu geri yükleyebilir ve mukozal iyileşmeyi uyarabilir. Bu potansiyel hedeflere rağmen, çoğu yeni molekülün değeri ve klinik önemi belirsizliğini koruyor ve klinik pratikte uygulanmadan önce klinik etkinlik ve güvenlik daha iyi tanımlanmalıdır. Günümüzde devam eden çok sayıda erken ve ileri evredeki klinik araştırmalarda bu hedefler denenmektedir. İleride İBH tedavisi için daha fazla biyolojik tedavi alternatifi oluşacak gibi görünüyor.
Katsanos KH, et al. Inflammatory Bowel Disease: Updates on Molecular Targets for Biologics. Gut Liver. 2017 May 11. doi: 10.5009/gnl16308. [Epub ahead of print]
+ Tüm Referansları Göster