Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Kardiyovasküler hastalıklar, kadınlarda önde gelen ölüm nedenlerindendir ve sadece 2013 yılında dünya çapında 2 milyondan fazla kadın kardiyovasküler hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetmiştir. Bununla birlikte, kardiyovasküler hastalık için erken yaşamdaki risk faktörleri iyi anlaşılmamıştır. Bazı çalışmalarda, önceki gebelik bozuklukları ile ilişkiler bildirilmiştir ve son zamanlarda veriler, çocuklarında konjenital anomalileri olan kadınların daha sonraki yaşamlarında % 26 daha fazla kardiyovasküler mortalite riskine sahip olabileceğini göstermiştir. Bakımdan kaynaklanan stres gibi faktörlerin bu ilişkiye katkıda bulunduğu düşünülmektedir, ancak spesifik konjenital anomalilerin kardiyovasküler hastalık riski üzerindeki etkisi henüz araştırılmamıştır.

Konjenital kalp defektleri, dünya çapında 1000 canlı doğumda ≈7,7 prevelans ile en sık görülen doğumsal anomali tipidir. Ayrıca, yetişkin kardiyovasküler hastalıkları ve konjenital kalp defektleri ortak risk faktörlerini paylaşmaktadır. Konjenital kalp defektleri, aynı zamanda, kardiyovasküler patolojiye ailesel genetik yatkınlığı yansıtabilir. Kritik kalp defektleri olan bebeklerin bakımı, uzun dönemde maternal kardiyovasküler hastalık riskini artırabilen psikososyal ve finansal stres ile ilişkilidir. Bebeklerde konjenital kalp defektleri ile maternal kardiyovasküler risk arasındaki ilişki için destekleyici kanıtlara rağmen, aralarındaki ilişki henüz araştırılmamıştır.

Kanadalı araştırmacılar, konjenital kalp defektli yenidoğana sahip kadınlarda uzun dönem kardiyovasküler hastalık riskini değerlendiren bir çalışma yaptılar. Bu kadınlarda yaşamın ilerleyen dönemlerinde kardiyovasküler hastalık riskinin daha yüksek olup olmadığını belirlemeyi amaçladılar.

Quebec, Kanada'da 1989- 2013 yılları arasında doğum yapan 1.084.251 kadından oluşan bir kohortu çalışmalarına dahil ettiler. Bebeklerinde kritik ve kritik olmayan kalp defekti olan ya da hiç kalp defekti olmayan kadınları belirlediler ve kadınları gelecekte kardiyovasküler hastalık nedenli hastanede yatışları için takip ettiler ve takip hamileliği takip eden 25 yıla kadar devam etti. Her 1000 insanda kardiyovasküler nedenli hastanede yatış insidansını hesapladılar ve bebek kalp defektleri ile maternal kardiyovasküler hastaneye yatış riski arasındaki ilişki için tehlike oranlarını ve % 95 güven aralıkları (CI) tahmin etmek için Cox orantısal risk regresyonunu kullandılar. Modeller yaş, parite, preeklampsi, komorbidite, madde mahrumiyeti ve süre için ayarlandı.

Anneler de Risk Altında

Bebeklerinde kalp defekti olan kadınlar, daha yüksek kardiyovasküler hastaneye yatış insidansına sahipti. Kritik defektli hastalar için 1000 kişi-yıl için 3,38, kritik olmayan defektler için 3,19 ve kalp defekti olmayanlar için 2,42 kardiyovasküler hastanede yatış vardı. Ayarlanmış modellerde, kalp defektleri olmayanlar ile karşılaştırıldığında, herhangi bir kardiyovasküler yatış için bebeklerinde kritik defektler olan kadınların 1,43 risk oranı ve bebeklerinde kritik olmayan kalp defektleri olanların 1,24 risk oranı mevcuttu. Miyokard enfarktüsü, kalp yetmezliği ve diğer aterosklerotik bozukluklar dahil olmak üzere, kardiyovasküler hastaneye yatışın spesifik nedenlerinin riskleri de, konjenital kalp defekti olan bebeklerin annelerinde defekt olmayanlardan daha fazlaydı.

Araştırmacılar, bebeklerinde konjenital kalp defekti olan kadınların daha sonraki yaşamlarında daha büyük kardiyovasküler nedenli hastaneye yatış riski taşıdıklarını gösterdiklerini belirttiler. Çocuklardaki konjenital kalp defektlerinin, kardiyovasküler hastalığa yatkınlığın erken bir belirteci olabileceğini aktardılar.

Medikaynak Referanslar

Auger et al. Long-Term Risk of Cardiovascular Disease in Women Who Have Had Infants With Heart Defects, Circulation. 2018;137:00–00.

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler