Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Koroner kalp hastalığı (KKH) ile depresyon arasındaki komorbidite belirgin olmakla birlikte, iki hastalığın altta yatan mekanizmaları paylaşıp paylaşmadığı açık değildir. Kalp krizi geçiren kişilerde depresyon görülme riski çok yüksektir. Ancak bilim adamları, bunun ortak genetik faktörleri paylaşan iki durum olmalarından mı yoksa ortak çevresel faktörleri paylaşmalarından mı kaynaklandığı belirleyememiştir.

Enflamasyon, enfeksiyonla mücadele için gerekli doğal bir yanıt olsa da, sigara, aşırı alkol alımı, fiziksel hareketsizlik ve obezite gibi yaşam tarzı faktörlerinin yanı sıra psikolojik stresin neden olabileceği kronik enflamasyon da zararlıdır.

Cambridge Üniversitesi araştırmacıları komorbiditenin genetik mi yoksa çevresel faktörlerden mi kaynaklandığını değerlendirmek için bir çalışma yaptılar. Araştırmacılar kardiyovasküler risk faktörlerinin ve KKH'nin depresyonla nedensel olarak ilişkili olup olmadığını test etmek için Mendelian randomizasyonunu kullanarak popülasyon temelli bir kohort çalışması olan UK Biobank'tan 367.703 orta yaşlı katılımcı arasında çeşitli analizler yaptılar.

Araştırmacılar öncelikle, ailenin koroner kalp hastalığı geçmişinin majör depresyon riski ile ilişkili olup olmadığını incelediler. Kalp hastalığından ölen en az bir ebeveyni bildiren kişilerin yaşamlarının bir noktasında depresyon geçirme ihtimalinin %20 daha fazla olduğunu buldular. Daha sonra, koroner kalp hastalığı için bir genetik risk puanı hesapladılar. Ancak aile öyküsünün aksine, araştırmacılar kalp hastalığı için genetik yatkınlık ile depresyon geçirme olasılığı arasında güçlü bir ilişki bulamadılar.

IL-6 ve CRP, Depresyon için Risk Faktörü

Bu sonuçlar kalp hastalığı ile depresyon arasındaki ilişkinin, iki hastalığa ortak bir genetik yatkınlıkla açıklanamayacağını gösteriyordu. Bu bulgu, ekibin araştırmasının bir sonraki aşaması tarafından daha fazla desteklendi.

Araştırmacılar, koroner kalp hastalığı riskinin artmasıyla ilişkili 15 biyolojik belirteci araştırmak için Mendelian randomizasyonu olarak bilinen bir teknik kullandılar. Bu yaygın biyolojik belirteçlerden, trigliseritlerin ve enflamasyonla ilişkili protein IL-6 ve CRP'nin de depresyon için risk faktörleri olduğunu buldular. Bazı hastalarda akut depresif dönem sırasında bu biyolojik belirteçlerin seviyelerinin yüksek olduğunu gösterdiler.

Araştırmacılar yaptıkları analizlerin, depresyon ve KKH arasındaki komorbiditenin, büyük ölçüde ortak çevresel faktörlerden kaynaklandığını gösterdiğini belirttiler. IL-6, CRP ve trigliseritlerin depresyonla nedensel olarak bağlantılı olmalarının olası olduğunu, bu nedenle depresyonun tedavisi ve önlenmesi için birer hedef olabileceklerini vurguladılar.

Medikaynak Referanslar

Khandaker, GM et al. Khandaker, GM et al. Shared mechanisms between coronary heart disease and depression: findings from a large UK general population-based cohort. Molecular Psychiatry, 2019.

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler