Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Bilim insanları, monoklonal antikorlar, antikor ilaç konjugatları ve tirozin kinaz inhibitörleri kullanılarak insan epidermal büyüme faktörü tip 2'nin (HER2) hedeflenmesinin, HER2 eksprese eden metastatik meme kanseri olan hastaların hayatta kalmasını uzattığını belirtmişlerdir. HER2'nin yüksek ekspresyonu, bu tür spesifik tedavi için öngörücü bir biyolojik belirteç olmakla birlikte hastaların hedeflenen tedaviye sınıflandırılması için HER2 ekspresyon seviyesinin doğru belirlenmesi gereklidir.

HER2'nin invazif olmayan in vivo radyonüklid moleküler görüntülemesi, hastalığın ilerlemesi sırasında veya tedaviye yanıt olarak heterojen ekspresyon ve HER2 durumunun dönüşümü sorunlarını ele alan, tekrarlayan ölçümler potansiyeline sahiptir. Araştırmacılar çeşitli hedef protein sınıflarına dayanan görüntüleme problarının şu anda klinik öncesi ve erken klinik geliştirme aşamasında olduğunu bildirmişlerdir. Hem klinik öncesi hem de klinik veriler, en umut verici olanların, tek alanlı antikorlar veya tasarlanmış iskele proteinleri gibi küçük proteinlere dayalı görüntüleme ajanları olduğunu göstermektedir. Bu ajanlar, enjeksiyon gününde çok spesifik yüksek kontrastlı görüntülemeye izin vermektedir. Kötü huylu tümörlerin etkili sistemik tedavisi, normal dokulara karşı düşük toksisite ile anti-kanser etkinliğinin bir kombinasyonunu gerektirmektedir. Bilim insanları bunun, habis bir şekilde dönüştürülmüş hücrelerde aşırı eksprese edilen proliferasyonu yönlendiren reseptörlerin moleküler olarak tanınmasıyla başarılabileceğini belirtmişlerdir. Bu tür reseptörlerin sinyal göndermesinin önlenmesi, tümör büyümesini önemli ölçüde yavaşlatabilmekle birlikte, sitotoksik yüklerin (toksinler, ilaçlar veya radyonüklidler) kanser hücrelerine seçici olarak verilmesi için moleküler tanıma (hedefleme) kullanılabilmektedir.

Meme kanserinde yeni ilaçlı hedefler ve bunlara karşılık gelen terapötikler için amansız bir araştırma sürekli olarak devam etmektedir. Bununla birlikte, şimdiye kadar sadece üç terapötik hedef olan östrojen reseptörü (ER), progesteron reseptörü (PgR) ve insan epidermal büyüme faktörü reseptörü tip 2 (HER2) klinik olarak doğrulanmıştır. Biyopsi bazlı metodoloji ile karşılaştırıldığında, radyonüklid moleküler görüntüleme ile HER2 ekspresyonu tespiti bazı avantajlar sunmaktadır. Araştırmacılar bunun, HER2 durumunun tekrar tekrar değerlendirilmesine ve zaman içindeki değişikliklerinin belirlenmesine izin veren non-invaziv bir görüntüleme olduğunu ve tek bir tüm vücut görüntüleme prosedürünün, tüm lezyonlarda HER2 ekspresyonunun görselleştirilmesini mümkün kıldığını, bunun da tümörler arası ekspresyon heterojenliğinin saptanmasına izin verdiğini belirtmişlerdir.

HER2 ekspresyonunun kantitatif değerlendirmesi

Klinik deneylerin sonuçları herhangi bir görüntüleme probunun nihai bir değerlendirmesini sağlasa da, klinik öncesi çalışmalar iyi kontrollü modellerde gerçekleştirilmekle birlikte farklı görüntüleme problarının özelliklerinin nispeten kolay karşılaştırılmasına izin vermektedir. Bu nedenle araştırmacılar, farklı izleyicilerin klinik öncesi gelişimi ve karşılaştırması üzerinde durduklarını ifade etmişlerdir. Şimdiye kadar, klinik deneyim esas olarak insanda ilk pilot ve Faz I çalışmalarıyla sınırlı olduğundan, araştırmacılar farklı izleyiciler kullanarak görüntülemenin duyarlılığını değerlendirmenin imkansız olduğunu belirtmişlerdir. Bununla birlikte, bu çalışmalardan elde edilen bazı dersler, daha fazla gelişme için önemli bilgiler sağlamaktadır. Aktif bir klinik öncesi gelişme, metastatik meme kanserinde HER2 ekspresyonunun (yarı) kantitatif değerlendirmesini yapabilen bir dizi radyo-etiketli prob ile sonuçlanmıştır. Bir dizi ilke kanıtı çalışması kliniklerde HER2 görüntülemenin uygulanabilirliğini göstermiştir. Hem klinik öncesi hem de klinik araştırmalar, küçük hedefleme proteinlerine, örneğin tek alanlı antikorlar ve tasarlanmış iskele proteinlerinin, muhtemelen en umut verici görüntüleme ajanları türü olduğunu öne sürmüştür. Bu tür ajanların hızlı kinetiği, enjeksiyon gününde görüntülemeye izin vermekle birlikte yüksek kontrast, küçük metastazların yeterli hassasiyette görüntülenmesi için ön koşulları oluşturmaktadır. Bu tür problar için gelişmiş geçirgenlik ve tutma (EPR) etkisinin olmaması, yanlış pozitif bulgu riskini en aza indirmektedir. Araştırmacılar bu özelliklerin, intertümöral ekspresyon heterojenliğinin ve hastalık sırasında HER2 durumunun değişmesinin olası değerlendirmesini sağladığını belirtmişlerdir. Ayrıca, HER2 görüntülemenin meme kanserinin hassas tıbbındaki rolünü doğrulamak için yeterli istatistiksel güce sahip prospektif çalışmaların gerekli olduğunu sözlerine eklemişlerdir.

Medikaynak Referanslar

Tolmachev V, Orlova A, Sörensen J. The emerging role of radionuclide molecular imaging of HER2 expression in breast cancer. Semin Cancer Biol. 2021 Jan 16:S1044-579X(20)30210-8. doi: 10.1016/j.semcancer.2020.10.005. Epub ahead of print. PMID: 33465471.

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler