Üye Girişi

Sağlık profesyonellerine özel hazırlanmış içeriklere erişebilmek için giriş yapmanız gerekmektedir. Henüz üye değilseniz lütfen üye ol seçeneğine tıklayın.

Giriş Yap Üye Ol
Şifremi Unuttum
Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Meme kanseri hastalarının % 90'dan fazlası tanıda erken evre hastalığa sahip olmakla birlikte, bunların yaklaşık dörtte biri uzak metastazlar nedeniyle ölüyor. Meme kanserine sahip pek çok hasta, çeşitli kaynaklardan rekürrens riskini azaltabilecek davranışlarla ilgili bilgiler araştırıyor. Pozitif yaşam tarzı değişiklikleri yapmak, onlara güç vererek hastalar için psikolojik olarak faydalı olabiliyor, çünkü kontrol kaybı hissi bir kanser hastası için en büyük zorluklardan biri oluyor.

Meme kanseri olan hastalar için, CMAJ (Canadian Medical Association Journal) yayınlanan bir incelemeye göre, fiziksel aktivitenin ve kilo almadan kaçınmak, kanser rekürrensi ve ölüm riskini azaltabilen en önemli yaşam tarzı seçimi. Araştırmacılar incelemelerinde, tüm yaşam tarzı faktörleri arasında fiziksel aktivitenin meme kanseri sonuçlarında en büyük etkisinin olduğunu, meme kanseri tanısından sonra vücut ağırlığının % 10'dan fazla artmasının mortaliteyi arttırdığını belirtiyorlar. Araştırmacılar çalışmalarında, egzersiz, kilo, diyet, sigara kullanımı ve daha fazlası gibi çeşitli yaşam tarzı faktörlerine bakan ve kadınların sağ kalım şansını artırmak ve kanser rekürrensi riskini azaltmak için yapabilecekleri değişiklikleri değerlendiren, yayınlanmış 67 makaleyi incelediklerini ve meme kanseri tedavisi sırasında veya sonrasında kilo almanın, meme kanseri ile ilgili ölümlerle ilişkili olduğunu gördüklerini aktarıyorlar. Tanı sırasında fazla kilolu veya obez olan kadınların daha kötü prognoza sahip olduklarının altını çiziyorlar. Araştırmacılar, hastaların haftada beş gün, günde en az 30 dakika orta derecede egzersiz yapmalarını veya haftada 75 dakika ağır egzersiz yapmalarını, ayrıca büyük kas grupları için iki ila üç seans güçlenme eğitim öneriyorlar. Beslenmede ise, meme kanseri nüksü riskini azaltan belirli bir diyet tipinin olmadığını, bununla birlikte, hastaların soyadan kaçınmaları gerektiğine dair herhangi bir kanıt olmadığını ve hatta yüksek kalorili et proteininin yerine kullanıldığı takdirde kilo yönetimine yardımcı olabileceğini aktarıyorlar. Ilımlı C vitamini tüketiminin orta düzeyde olmasının faydalı olabileceğini, kemoterapi ve hormonal tedavilerin kemik yoğunluğunu azaltabileceğinden, D vitamini takviyelerinin alınabileceğini söylüyorlar.

Meme kanseri tanısı sonrasında sigara kullanımının bırakılmasının rekürrensleri etkileyip etkilemediğinin çok net olmaması ile birlikte, sigara içmekle ilişkili sağlık sorunlarından ölüm riski için güçlü bir neden oluşturduğunu, bu nedenle sigara kullanımının bırakılmasının önerildiğine dikkat çekiyorlar. Alkol tüketimi ile ilgili ise, günde bir ya da daha az alkollü içecekle sınırlandırılmasının, ikinci bir meme kanseri riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini belirtiyorlar. Meme kanseri teşhisi sonrasında hastaların fiziksel aktivitelerini azaltmaları yaygın olduğu için sağlık uzmanlarının bu hasta popülasyonunda egzersizi teşvik etmelerinin çok önemli olduğunu, sadece onkoloğun egzersiz tavsiyesi üzerine bile hastaların fiziksel aktivite düzeylerini arttırdıklarının altını çiziyorlar.

Medikaynak Referanslar

Julia Hamer HBSc, Ellen Warner MD MSc. Lifestyle modifications for patients with breast cancer to improve prognosis and optimize overall health. CMAJ, February 2017

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler