
Proton pompa inhibitörleri (PPI'ler) mide asidi salgısının en güçlü inhibitörleridir. H–K–ATPaz, HC1'in mide lümenine salgılandığı son yolu oluşturur, burada diyet proteinlerini hidrolize eder ve steril bir ortam sağlar. PPI'lar H–K–ATPaz'ı engeller ve uzun süreli etki ile asit sekresyonunu önemli ölçüde azaltır. Sonuç olarak, PPI'lar gastroözofageal reflü hastalığı (GERD), peptik özofajit ve özofajit ilişkili semptomları olan hastalar için yaygın olarak reçete edilir. Güçlü ve uzun süreli asit supresyonunun klinik sonuçlarından bir tanesi de hipergastrinemidir. Ortaya çıkan hipergastrinemi, kanser riskini artırır. İlk olarak, mide karsinoid tümörlerine yol açan PPI alan kemirgenlerde enterokromaffin benzeri hücrelerin (ECL hücreleri) hiperplazisi gözlendi. PPI'lerin kullanılmasından bu yana insanlarda gastrik karsinoid tümörler saptanmamış olsa da, klinik çalışmalarda ECL hücrelerinin hiperplazisi gözlenmiştir. Ayrıca, güçlü ve uzun süreli antisekretuar tedavi alan hastalarda fundik bez polipozisi gözlenmiştir. Midede gözlenen kansere ek olarak, PPI kullanıcılarında hipergastrinemi pankreas kanseri, periampuller kanserler, kolorektal kanser, akciğer kanseri ve yumurtalık kanseri ile bağlantılıydı. Proton pompa inhibitörü kullanımının karaciğer hasarı ile ilişkili olduğu ve muhtemelen kanserojen olabileceği bildirildi.
PPI'ler HCC riskini artırabilir
Araştırmacılar 2000-2013 yılları arasında Tayvan'da viral hepatiti olmayan bir grup hastada iç içe bir vaka kontrol çalışması gerçekleştirdiler. Toplamda 29.473 HCC vakası ve 294.508 eşleştirilmiş kontrol grubu üyesi dahil edildi. Ayrıca, PPI için reçete ve PPI endeks tarihi ile kanser tanı tarihi (veya kontrollerde ilgili tarih) arasındaki süreleri belirlediler. PPI kullanımı ile ilişkili HCC için ayarlanmış olasılık oranı (AOR) 2.86 (%95 güven aralığı [CI], 2.69-3.04) idi. Kümülatif tanımlı günlük doz (cDDD) alt gruplarına göre belirlenen PPI'lerin kullanımı düşünüldüğünde, PPI'ye maruz kalan hastalarda doz-yanıt etkisi 29–180, 181–240, 241–300 ve 300+ şeklinde olmuştur. AORs 29-180, 181-240, 241-300, ve 300+ cDDD gruplarında sırasıyla, 0-28 cDDD grubu ile karşılaştırıldığında 2.74 (%95 CI, 2.57–2.93), 2.98 (%95 CI, 2.50–3.56), 3.23 (%95 CI, 2.59–4.02), ve 3.43 (%95 CI, 2.94–4.00) idi. Duyarlılık analizi, PPI kullanımı ile HCC ile ilişkili risk faktörleri tarafından tabakalı alt popülasyonlarda HCC riski arasında tutarlı bir ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Bilim insanları yaptıkları bu gözlemsel çalışma ile PPI'lerin HCC riskini artırabildiğinin gösterildiğini belirttiler.
Shao YJ, Chan TS, Tsai K, Wu SY. Association between proton pump inhibitors and the risk of hepatocellular carcinoma. Aliment Pharmacol Ther. 2018;48(4):460–468. doi:10.1111/apt.14835
+ Tüm Referansları Göster