
Mikrodistrofinler olarak bilinen küçük distrofin proteini tasarımları, preklinik Duchenne musküler distrofi (DMD) modellerinde kas gücünü ve fonksiyonunu arttırma yeteneği göstermiştir. Washington Üniversitesi'nden araştırmacılar şimdiye kadar karşılaşılan bazı fonksiyonel sınırlamaların üstesinden gelebilecek mikrorodistrofinlerin yeni versiyonlarını geliştirdiler. Bu yeni preklinik bulgular, araştırmacıların distrofinin kastaki rolünü daha iyi anlamalarına yardımcı olabilir ve aynı zamanda DMD'yi tedavi etmek için daha verimli gen terapisi stratejilerinin yolunu açabilir.
Moleküler Terapi dergisinde "Geliştirilmiş İşlevselliğe Sahip Yeni Mikro-Distrofinler çalışması yer aldı. DMD, DMT genindeki mutasyonların neden olduğu nadir görülen kalıtsal bir hastalıktır. Rolü tam olarak anlaşılmamasına rağmen, distrofinin normal kas fonksiyonu için gerekli olduğu bilinmektedir. Gen terapileri, DMD'yi tedavi etmek için heyecan verici bir strateji olarak kabul edilmektedir.
Daha Küçük Distrofinler
Bununla birlikte bu gen, insan DNA’sındaki en uzun genlerden biridir ve hastalara doğal haliyle doğrudan aktarılabilmesi teknik olarak imkansızdır. Bu sınırlamanın üstesinden gelmek için araştırmacılar farklı mikrodistrofin çeşitleri geliştirmeye çalıştılar. Daha küçük proteinlerin kullanımının mümkün olduğuna ve DMD semptomlarını azalttığına dair net kanıtlara rağmen, bu versiyonlar hala doğal distrofin proteininin bazı fonksiyonel özelliklerinden yoksundur. WU Tıp Fakültesinde profesör ve Seattle Senatörü olan Paul D. Wellstone ve Musküler Distrofi Uzmanlık Araştırma Merkezi müdürü Jeffrey Chamberlain liderliğindeki bir ekip, bu proteinin yeni mikrodinamik versiyonlarını geliştirdi. Orijinal proteinin doğal aktivitelerini koruyabilen küçük versiyonlar oluşturmak için proteinin farklı küçük kısımlarını birleştirdiler. Bu mikrodistrofinler daha sonra potansiyel terapötik proteinleri kas hücrelerine vermek için kullanılabilecek güvenli bir viral vektöre enjekte edildi. DMD'li fare modellerine uygulandığında, bu gelişmiş mikrorodistrofin sürümlerinin kas lifi yapılarınını önemli ölçüde geliştirebildiği izlendi. Özellikle ikisi, sağlıklı farelerde görülenlere benzer şekilde, uzuvlarda ve diyaframdaki kas hücrelerinde kuvvet seviyelerinin artmasını sağladı.
Araştırmacılar, "Artan distrofin pozitif miyofiberlerin yanı sıra, spesifik kuvvet üretme kapasitesindeki gelişmeler ve eksantrik kasılma (denge kaybı) kaynaklı yaralanmalardan korunmadaki gelişmeler, mikrodistrofinlerin birkaçını eksprese eden kaslarda tedavi sonrasındaki 6 ay içerisinde gözlendi. şeklinde konuştular. Bu mikrodistrofin yapılarından biri, DMD'li çocuklarda IGNITE DMD olarak adlandırılan bir açık etiketli klinik deneyde (NCT03368742) Solid Biosciences tarafından değerlendirilmekte olan SGT-001 araştırma gen terapisinin geliştirilmesi için kullanıldı. Çalışma Florida Üniversitesinde hasta alımına devam etmektedir. SGT-001 ile tedavi edilen üç DMD hastasından alınan ilk veriler, kas liflerinde düşük seviyede mikrodistrofin bulunduğunu, mikrodinamik stabilite için gereken iki proteinle birlikte nöronal nitrik oksit sentaz ve beta sarkoglikan ile birlikte ko-lokalizasyon belirtileri gösterdiğini göstermiştir. Bu veriler küçük distrofin versiyonunun amaçlandığı gibi çalıştığını göstermektedir.
Solid Biosciences'ın bilimsel danışma kurulu başkanı Chamberlain, "Bu sonuçlar Duchenne musküler distrofisi hastaları için umut verici. dedi. Ek preklinik ve klinik çalışmalar, kalp ve diyafram kasları gibi tüm vücut kaslarını hedefleme kabiliyetini arttırmak da dahil olmak üzere, bu gen terapisinin aktivitesini iyileştirmeye yardımcı olabilir. SGT-001, ABD Gıda ve İlaç İdaresi ve Avrupa İlaç Ajansı tarafından potansiyel bir DMD tedavisi olarak yetim ilaç olarak belirlenmiştir.
Development of Novel Micro-dystrophins with Enhanced Functionality Julian N. Ramos Katrin Hollinger Niclas E. Bengtsson James M. Allen Stephen D. Hauschka Jeffrey S. Chamberlain
+ Tüm Referansları Göster