
Araştırmacı Simon Baron-Cohen, bir buluş patlamasına neden olan tarih öncesi bilişsel devrimin beyindeki yeni, örüntü arama ağı tarafından yönlendirildiğini ve bunun bugün otizmle oldukça ilişkili olduğunu öne sürmüştür. Hohle Fels mağarasına merdiven yardımıyla inerken insan kendini zamanın katmanlarından geri dönüyormuş gibi hisseder. En altta, arkeolog ve Almanya'nın Blaubeuren kenti yakınındaki müzenin yöneticisi olan Nicholas Conard bir kaya katmanını işaret etmiş ve buranın tam 20.000 yıl önceye ait olduğunu belirtmiştir. Conard, sonra bir metre kadar aşağıyı göstermiş ve 40.000 yıl öncesi olduğunu ifade etmiştir. Conard, ilk insan atalarımızın çok uzun zaman önce yaşadığı ve nefes aldığı yerde durduğunun birdenbire farkına vardığını, ama yolculuğuna ilham verenin, icat ettikleri şey olduğunu belirtmiştir.
Hohle Fels, 2008 yılında Conard ve meslektaşlarının, yaklaşık 40.000 yaşında olduğu düşünülen akbaba kemiğinden oyulmuş bir flüt olarak bilinen en eski müzik aletini keşfettiği yerdir. Cohen, bunun insan bilişsel yolculuğundaki paralel devrimlere işaret eden bir ürün olduğunu belirtmiştir. Cohen, otizmi anlama merceğinden insan beynini inceleyen kariyerinde, empatiyi, onun evrimimizdeki rolünü ve bugün hala insan etkileşiminin temelini nasıl oluşturduğunu anlamaya çok zaman ayırdığını ifade etmiştir. Ancak, empatiyi kullanmamızı sağlayan beyin değişikliklerinin ortaya çıkmasıyla hemen hemen aynı zamanda, aynı derecede kritik olan müzik aletlerininki de dahil olmak üzere, insan icadı için temel sağlayan sistemleştirme mekanizması olarak adlandırılan bir kalıp arayan beyin ağının evrimi de gerçekleşmiştir. Bilim insanları bu ikili devrimin insanlık için sonuçlarının derin olduğunu belirtmişlerdir. Dahası, son araştırmalar, örüntü arama ağının otistik insanlarda daha yüksek düzeyde ayarlandığını ve otistik özelliklerin neden genellikle olağanüstü bir icat kapasitesi ile örtüştüğünü açıklamaya yardımcı olabileceğini öne sürmüştür. İnsan evrimine zamansal açıdan geniş bir açıdan bakılırsa, alet kullanımının 2 milyon yıldan daha eskiye dayandığı görülmektedir.
Üretken İcat Belirtisi
Erken teknolojide bazı ilerlemelere dair örneğin yaklaşık 1,7 milyon yıl önce daha sofistike el eksenlerinin ortaya çıkışı gibi kanıtlar bulunmaktadır. Ancak yaklaşık 2 milyon yıldır ilk homininler arasında taş aletlerin çoğunlukla parçalamak, kesmek ve kazımak gibi birkaç temel işlevi vardı. Araştırmacılar bunlarda çok az değişiklik olduğunu, üretken icat belirtisinin bulunmadığını ifade etmişlerdir. Atalarımız büyük ölçüde tek bir değişiklik yapmış ve milyonlarca yıldır buna sadık kalmıştı ve her değişiklik en sonda inşa edilerek, sürekli nasıl icat edebileceklerini göstermemekle birlikte bir dizi icat da göstermemişlerdir. Bilim insanları türümüz Homo sapiens, yaklaşık 300.000 yıl önce ilk ortaya çıktığında, aletler ve özel bıçak türleri ile daha fazla buluş işaretleri göstermeye başladığımızı belirtmişlerdir. Bununla birlikte, arkeolojik kayıtlarda ilk gravürün ve ilk mücevher örneklerinin kanıtlarıyla birlikte, yaklaşık 100.000 yıl önce bir buluş patlaması görmeye başladığımızı da eklemişlerdir. Yaklaşık 70.000 yıl önce, modern insanların mızrak, yay ve ok gibi gizli silahlar kullandığına dair ilk işaretleri görmekle birlikte, dikiş iğneleri 60.000 yıl önce ortaya çıkmıştır. Günümüzde çok hızlı değişimler olan bu araştırma alanında, her zaman yeni eserler keşfedilmeye devam edilmektedir. Cohen, onu en çok etkileyen şeyin ise en eski müzik aleti olan Hohle Fels mağarasından çıkartılan kemik flüt olduğunu belirtmiştir. Hiper sistemleştiriciler, herhangi bir popülasyonda bulunan nörolojik çeşitliliğin bir parçasıdır ve bu beyin tipi ve bununla ilişkili genler, 70.000 yıldan fazla bir süredir buluşun evrimi boyunca insan ilerlemesini yönlendirmiştir. Cohen, otistik insanların hem kendi iyilikleri için hem de gelecekteki insan inovasyonu olasılığını en üst düzeye çıkarabilmeleri için, herkesin hemen bir şeyler yapmaya başlamasının toplumsal bir görev olduğunu ifade etmiştir.
Simon Baron-Cohen, Simon Baron-Cohen: Why autism and invention are intimately related, New Scientist, 2 December 2020
+ Tüm Referansları Göster