Üye Girişi

Sağlık profesyonellerine özel hazırlanmış içeriklere erişebilmek için giriş yapmanız gerekmektedir. Henüz üye değilseniz lütfen üye ol seçeneğine tıklayın.

Giriş Yap Üye Ol
Şifremi Unuttum
Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Dünya Sağlık Örgütü'nün araştırmalarına göre, tüm ölümlerin %13'ü neoplastik hastalıklardan kaynaklanmakta olup 2025 yılına kadar yılda 19,3 milyon yeni vaka ile kanser insidansında bir artış olacağı tahmin edilmektedir. Yapılan çalışmalar kolorektal kanserin, Kuzey Amerika, Avrupa ve benzer yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarına sahip bölgelerde morbidite ve mortalitenin başlıca nedenlerinden biri olduğunu göstermiştir. Global olarak, kolon kanserinin erkeklerde üçüncü (%12,8), akciğer ve prostat kanserinden sonra en sık görülen ikinci, kadınlarda ise (%13,1), meme kanserinden sonra, ölüm oranına eşit insidans oranına sahip olduğu gözlemlenmiştir. Önleme ve tedavideki ilerlemeye rağmen, 50 yaşın altındaki hastalarda yeni vakaların oranının arttığını ve kolon kanseri ve rektal kanser insidansının yaşlarda sırasıyla %90 ve %124,2 artacağını gösteren endişe verici veriler bulunmaktadır. Sağ kolon kanseri (RCC) insidansı, sol kolon kanseri (LCC) insidansından farklıdır ve ikincisi daha yüksek bir oran göstermekle birlikte, son beş on yılda, muhtemelen genetik ve çevresel faktörlerin yanı sıra daha iyi teşhis yöntemlerine bağlı olan RCC insidansında bir artış olduğu gözlemlenmiştir. Bu durum ilk olarak 1990 yılında sağ ve sol kolon arasındaki epidemiyolojik, histopatolojik, biyolojik ve moleküler farklılıkları açıklayan bir çalışmada bahsedilmiş olup çalışmaya göre, proksimal ve distal kolon arasındaki gelişimsel ve biyolojik farklılıklar, neoplastik transformasyona farklı duyarlılıkları yansıtabilir ve bu farklılıklar, hastalıklar arasındaki farklı patogenetik mekanizmaları açıklayabilir. O zamandan beri, yapılan çok sayıdaki çalışma, iki grup arasındaki prognoz ve genel sağkalım (OS) farkı ile ilişkili olabilecek epidemiyoloji, klinik sunum, komorbiditeler ve biyolojik davranışlardaki farklılıkları doğrulamıştır.

RCC hastalarında LCC hastalarına göre anemi görülme olasılığı

Yapılan bu çalışmanın amacını araştırmacılar LCC ve RCC'li Yunan hastaları arasındaki istatistiksel farkları araştırmak olarak belirtmişler ve bu gözlemsel çalışmanın, 2.5 yıllık bir süre boyunca bir Yunan üçüncül onkoloji hastanesinde kemoterapi alan herhangi bir evrede kolon kanseri tanısı almış 144 hastayı kapsamakta olduğunu bildirmişlerdir. Araştırmacılar hastaların tıbbi kayıtlarından retrospektif olarak klinik bilgiler, komorbiditeler, histopatolojik özellikler ve moleküler biyobelirteçler toplanırken, uygulanan kemoterapi rejimleri, hedeflenen ajanlar, progresyonsuz sağkalım (PFS) dönemlerinin birinci ve ikinci basamak kemoterapi ve OS ile geriye dönük olarak kaydedildiğini ve prospektif olarak Veri analizi SPSS istatistik paketiyle yapıldığını ifade etmişlerdir. Çalışmaya 86 erkek ve 58 kadın katılmış olup yüz hastada sol kolonda primer lezyon, 44 hastada sağ kolonda primer lezyon bulunduğu bildirilmiştir. Araştırmacılar RCC hastalarında LCC hastalarına göre anemi görülme olasılığının daha yüksekken, LCC hastalarında RCC hastalarına göre rektal kanama ve eksik tahliye hissi gelişmesinin daha olası olduğunu ifade etmişlerdir. Komorbiditeler göz önüne alındığında, RCC hastalarının LCC hastalarından daha fazla diyabet ve koroner arter hastalığına yakalanma olasılığı daha yüksek olup müsinik farklılaşma oranı sağ taraflı grupta, infiltre lenf nodu sayısı gibi faktörlerde sol taraflı gruba göre daha yüksek iken, sol taraflı kolon kanseri olan hasta grubunda yüksek dereceli farklılaşma yüzdesi RCC hastalarına göre daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Araştırmacılar BRAF mutant hastalarda BRAF vahşi tip hastalardan daha kısa PFS olduğunu, RCC hastalarında LCC'li hastalara göre daha kısa tümör nüksü dönemi ve daha kısa OS izlendiğini belirtmişlerdir. Son olarak araştırmacılar RCC hastalarında LCC hastalarına göre daha fazla komorbidite, daha kötü histolojik ve moleküler özelliklerin görüldüğünü ve sonuç olarak tümör nüksü olasılığının, hedefe yönelik tedaviye zayıf yanıt verdiğini ve daha kısa OS’nin görüldüğünü ifade etmişlerdir.

Medikaynak Referanslar

Kalantzis I, Nonni A, Pavlakis K, et al. Clinicopathological differences and correlations between right and left colon cancer. World J Clin Cases. 2020;8(8):1424-1443. doi:10.12998/wjcc.v8.i8.1424

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler