Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Ayakkabılarınızı değiştirmek dizleriniz için rahatlatıcı olabilir ve farklı bir yürüyüş ruh halinizi değiştirebilir. Aslında başarılı bir yürüyüşün gerçek sırrı daha basittir. Bipedalizm çok az türün iki bacak üzerinde yaptığı dik durma ve yürümeye verilen isimdir. Yine de, iki küçük platformda dengelemeye çalışırken hareket etmenin saçmalıklarına rağmen, adımlarımıza nadiren ikinci bir düşünce veriyoruz. Belki de yapmamız gereken budur. Hepimiz az ya da çok aynı şekilde yürüsek de, bireyler arasında kolayca ayırt edebilecek kadar farklılıklarda vardır. Bu tür farklılıklar biyometrik bir şifre olarak kullanılabilir. Bazı yürüyüş tuhaflıkları sorunlu olabilir. Bacak salınımındaki küçük değişiklikler, toprağınızın diz kıkırdağına zarar verecek kadar kuvvetle yere çarptığı anlamına gelebilir.

Yapılan araştırmalara göre diz osteoartriti vakaları son 50 yılda iki katına çıkmıştır. Bu durum yaşlılıkla veya artan obezite ile açıklanamayacak kadar hızlıdır. Günümüzde, ayakkabılar daha destekleyici bir hale geldi. Bu da daha güçlü bir adım atmayı teşvik edebilir. Çıplak ayakla ya da esnek ve düz ayakkabılarla yürümek dizlerinizdeki stresi azaltır. Fakat yüksek topuklu ayakkabılar, şaşırtıcı olmayan bir şekilde tam tersini yapar.

Yürüyüşün Duygularımız Üzerindeki Etkileri

Yürüyüş şekliniz de bakış açınızı etkileyebilir. Yapılan bir araştırmaya göre, iyimser bir yürüyüşle yürümeye yönelen insanlar daha olumlu kelimeleri hatırlarken, karamsar bir yürüyüşle yürüyen insanlar daha olumsuz kelimeleri hatırladı. Bunun yanında akıllı bir telefon tutan neredeyse herkesin bakışları yere doğrudur. Bu durum sizi sadece yavaşlatmakla kalmaz, aynı zamanda boyun gerginliğini ve olası yaralanma riskinizi de arttırır. Yürüme tekniğinizi geliştirmek istiyorsanız, internette birçok rehber bulabilirsiniz. Bununla birlikte, Birleşik Krallık İngiltere Salford Üniversitesi'nden biyomekanik araştırmacısı Richard Jones, yürüyüşünüzü değiştirmenin gelecekteki yaralanma riskinizi azalttığına dair çok az kanıt olduğunu söylüyor, yürüyüş değişkendir ve semptomlar olmadıkça iyidir diye ekliyor. Ayrıca, Harvard Üniversitesi'nden evrimci antropolog Daniel Lieberman göre de yürümeyle ilgili daha da önemli olan, nasıl yaptığımız değil, ne kadar yaptığımızdır. Modern avcı toplayıcılar ve sağlıklı posta işçilerinin çalışmaları, bizlere günde 2 saat tempolu yürümeyi hedeflememiz gerektiğini gösteriyor. Çoğumuz bunun sadece bir kısmını yönetiyoruz. Bu yüzden kendinize özgü yürüyüşünüzü boş verin ve sadece yapın.

Medikaynak Referanslar

Why walking your way to better health isn't all about step counting, Caroline Williams, 8 January 2020, NewScientist

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler