
Kaliforniya-Berkeley Üniversitesi'nden araştırmacıların yakın zaman önce yayınlandığı bir çalışmada 239 kadında sığır lösemi virüsünün (BLV) varlığı, meme kanserine yakalanmış ve yakalanmamış kadınlardan alınan numuneler karşılaştırılarak incelendi ve meme kanserli hastaların %59'una karşılık meme kanseri bulunmayanların %29'unda BLV tespit edildi.
BLV et ve süt sığırlarını enfekte eder ve enfekte hayvanların %5 kadarında malign lenfomaya ve lenfosarkoma neden olur. BLV'ye maruz kalımın göstergesi serum veya sütte virüs antikorlarının varlığıdır. BLV varlığına ilişkin ön bilgiler ilk kez 1996'da ABD'de gerçekleştirilen ve sonuçları ABD'deki süt ve süt ürünleri operasyonlarının %89'unda BLV bulunduğunu gösteren bir çalışmada ortaya kondu.
2007'de gerçekleştirilen en son süt ve süt ürünleri çalışması, ABD'deki tüm mandıra sürülerinin %82'den fazlasını teşkil eden 17 büyük süt endüstrisi eyaletini kapsadı ve sonucunda operasyonlardan yaklaşık %84'ünün BLV pozitif olduğunu gösterdi.
BLV meme kanseri için anlamlı bir risk faktörüdür
Bu yeni çalışma meme kanserinde BLV bulunma olasılığının daha yüksek olduğunu gösterdi ve araştırma ekibinin geçtiğimiz yıl elde ettiği bulguları bir adım öteye taşıdı.
Araştırma ekibinin başında bulunan Dr. Buehring "Bu olasılık oranı, obezite, alkol tüketimi ve postmenopozal hormonların kullanımı gibi kamuoyunca sık gündeme getirilen meme kanseri risk faktörlerinin herhangi birinin olasılık oranından daha yüksektir" diyerek konunun önemine dikkat çekti.
Prof. Buehring, araştırmanın pastörize edilmemiş süt, pişirilmemiş et veya insandan insana geçiş yoluyla enfeksiyona yol açabileceğini gösterdiğini belirtti.
Kaynak: Medical News Today, http://www.medicalnewstoday.com/articles/299575.php
+ Tüm Referansları Göster