Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Kasım ayında Covid-19 aşıları için ilk deneme sonuçları açıklandığında, koronavirüs pandemisinin sonunun yaklaştığı ön görülmekteydi. Ama sonra önce tehlikeli bir yeni virüs varyantı ve ardından başka bir virüs haberi geldi. Şimdi ise herkesin aklında bu durumun bizi nereye götürdüğü ve yeni varyantların, hayatı normale döndürme çabalarını yavaşlatacak mı gibi sorular bulunmaktadır. Elbette bundan sonra ne olacağı ile ilgili kimse kesin olarak bir şey söyleyemez. Ancak birçok araştırmacı, yeterli aşıya sahip olan ülkelerde yaşamın bir yıl veya daha kısa bir süre içinde çoğunlukla normale dönebileceği konusunda iyimserdir ve uzun vadede, giderek daha tehlikeli yeni varyantlarla hiç bitmeyen bir savaşla karşı karşıya kalmamız yerine, beklenti hala Covid-19'un hafif bir hastalığa dönüşmesi yönündedir. Georgia, Atlanta'daki Emory Üniversitesi'nden Jennie Lavine, Covid-19’un çalışmalarının öngördüğü şekilde endemik ve ılımlı hale gelirse, gerçekten de soğuk algınlığından daha kötü olmayacağını belirtmiştir. Lavine, bunun olacağını bildiklerini söylemediğini ama şu anda olanlarla bile bunun, uzun vadeli gelecek için mantıksız bir tahmin olmadığını sözlerine eklemiştir. Santa Cruz'daki California Üniversitesi'nden A. Marm Kilpatrick, önümüzdeki birkaç ay içinde olacakların iki sorunun yanıtına bağlı olduğunu vurgulamıştır. İlk olarak, aşılar veya önceki bir enfeksiyon yeni bir varyantla enfeksiyonu engellemese bile, ciddi hastalığı önleyecekler mi? İkincisi, bir ülke nüfusunun yeterince büyük bir bölümünü aşılayabilir mi? Kilpatrick, bu iki sorunun da cevabının evet ise, çok daha normal bir yaşamın mümkün olduğunu belirtmiştir. Kilpatrick, çoğu ülkenin yakın zamanda yeterli aşıya ulaşamayacağını ifade etmiş ve bu yüzden normal bir yaşamın, enfeksiyon dışında mümkün olmayacağını ve bunun da, muhtemelen birçok ülke için korkunç olacağını sözlerine eklemiştir.

Sürü bağışıklığı eşiği

Aşılamanın gerçekleştiği ülkeler için, Şubat ayı başında 60 yaşın üzerindeki kişilerin yüzde 90'ına en az bir doz mRNA aşısı vermiş olan İsrail'den cesaret verici haberler gelmektedir. O zamandan önce bile, Ocak ortasına kadar, COVID-19 ile hastaneye kaldırılan kişi sayısı, yaşlı bireyler arasında daha büyük ve daha erken bir düşüşle, bunun aşıların bir etkisi olduğunu düşündürerek, düşmeye başladığı gözlemlenmiştir. Ne yazık ki bilim insanları, nüfusun çoğunu aşılamanın bile salgının sona ermesini garanti etmediğini belirtmişlerdir. İngiltere'deki Warwick Üniversitesi'nden Matt Keeling, aşılama programı tamamlandıktan sonra, kontroller çok hızlı kaldırılırsa, önemli bir salgının hala mümkün olduğuna dikkat çekmiştir. Sorun şu ki, herkes aşı olmamakla birlikte aşı yaptıranların bazıları bile ciddi hastalıklara karşı korunamayabilmektedir. Bu durum, birçoklarının hala savunmasız olabileceği anlamına gelmektedir. Bilim insanları yeterli sayıda insanın yeterli bağışıklığa yani sürü bağışıklığı eşiğine sahipse virüsün yayılamayacağını belirtmişlerdir. Dahası, hangi mutasyonların virüsün antikorlardan kaçmasına yardımcı olabileceğini inceleyen bir çalışma, en büyük farkı E484K mutasyonunun yarattığını bulmuştur. Yani araştırmacılar en kötü mutasyonu daha önce görmüş olabileceğimizi ifade etmişlerdir. Eğer öyleyse ekip, bundan emin olamasalar da aşıların bir veya iki defadan fazla yenilenmesinin gerekmeyebileceğini belirtmiştir. Son olarak yazarlar, daha tehlikeli bir tür üretmek için başka bir koronavirüs ile yeniden birleşen SARS-CoV-2 olarak bilinen virüs gibi tahmin edilemeyen bir şeyinin olma ihtimalinin hala var olduğuna dikkat çekmişlerdir.

Medikaynak Referanslar

Michael Le Page, What do the new coronavirus variants mean for a return to normality?, New Scientist, 17 February 2021

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler