Gerçek Terapi Köpeklerinin Yerini Robotlar Alabilir Mi?

Portsmouth Üniversitesi tarafından yayınlanan yeni bir araştırma, robotik hayvanların gerçek hayattaki tüylü dostlarımızın yerine geçebileceğini göstermiştir. Hayvanlar, özellikle köpekler, çocuklar ve gençler için tedavi edici faydalar sağlayabilmektedirler. The International Journal of Social Robotics'de yayınlanan yeni bir makale, robotik hayvan olan 'MiRo-E'nin de aynı derecede etkili olabileceğini ve hatta daha iyi bir alternatif olabileceğini bulmuştur. Araştırmayı denetleyen Psikoloji Bölümü'nden Dr Leanne Proops gerçek köpeklerin, çocuklar için esenlik duygularını, motivasyonu artırarak ve stresi azaltarak sakinleştirici ve keyifli etkileşimler sağlayabileceğini bildiklerini ifade etmiştir. Proops, bu ön çalışmanın, hayvan davranışlarını taklit eden biyomimetik robotların bazı durumlarda uygun bir ikame olabileceğini ve bunları gerçek bir köpek üzerinde kullanmanın bazı faydaları olduğunu bulduğunu belirtmiştir. Köpekler, eğitim potansiyelleri ve genel olarak sosyal yapıları nedeniyle terapi için en yaygın kullanılan hayvanlardır. Ancak, alerjileri tetikleme veya hastalık bulaştırma riski nedeniyle çocuklarla birlikte bir ortamda bulunması konusunda endişeler bulunmakla birlikte bazı insanlar köpekleri sevmez, bu nedenle gerçek bir terapi köpeği varlığında rahat olmayabilirler. Kendisi bir terapi köpeğine sahip olan ve makalenin ilk yazarı Olivia Barber okullardaki ve hastanelerdeki pek çok insanın bir terapi köpeğinin ziyaretlerinden büyük fayda görse de, terapi köpeğinin refahına dikkat edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Barber ziyaretlerin, terapi köpekleri için stresli ve inanılmaz derecede yorucu olabileceğini ve bunun, robotik bir hayvan kullanmanın mümkün olup olmadığını araştırmamız gerektiği anlamına geldiğini ifade etmiştir. Uzmanlar bir terapi köpeği yerine robotik bir hayvan kullanmanın pek çok olumlu yönü olduğunu ve robotik hayvanların tamamen temizlenebilir ve daha uzun süre çalışabileceklerini belirtmişlerdir. Ayrıca inanılmaz derecede gerçekçi olabileceklerini, heyecan göstermek için kuyruklarını sallamak, sesler ve renklerle duyguları ifade etmek, kulaklarını sese çevirmek ve hatta uyumak gibi gerçek bir hayvanın hareketlerini ve davranışlarını yansıtabileceklerini de belirtmişlerdir.

Geleneksel hayvan terapisine faydalı bir alternatif

Araştırmacılar, 11-12 yaş arası 34 çocukla etkileşimde bulunmak için Batı Sussex'teki ana akım bir ortaokulda gerçek köpekler ve bir biyomimetik robot kullandıklarını bildirmişlerdir. Çalışmada kullanılan iki gerçek yaşam terapisi köpeğinin, üç yaşındaki bir Jack Russell Poodle kırması ve hayır kurumu Pets as Therapy'den 12 yaşındaki bir Labrador retriever, robotun ise, Consequential Robotics tarafından geliştirilen bir MiRo-E biyomimetik robot olduğu belirtilmiştir. Çocuklardan, biri gerçek hayat köpeği, diğeri robot olmak üzere iki ayrı serbest oyun seansına katılmadan önce, köpeklere ve robotlara karşı inançları ve tutumları hakkında bir anket doldurmaları istenmiştir.

Araştırmacılar, çocukların hem gerçek hayattaki köpeği hem de robotu okşayarak benzer miktarda zaman geçirdiklerini, ancak robotla etkileşime girerek daha fazla zaman geçirdiklerini bulmuşlardır. Çocuklar canlı köpekle oturumu önemli ölçüde tercih ettiklerini bildirmelerine rağmen, genel zevk yüksekti ve aslında robotla etkileşime girdikten sonra daha olumlu duygular ifade etmişlerdir. Çalışmada çocukların, zihinsel durumları ve duyarlılığı köpek ve robota ne kadar çok atfederse, seanslardan o kadar çok keyif aldıkları gözlemlenmiştir. Dr Proops, bunun küçük ölçekli bir çalışma olmasına karşın sonuçların interaktif robotik hayvanların araştırmada canlı köpeklerle iyi bir karşılaştırma ve geleneksel hayvan terapisine faydalı bir alternatif olarak kullanılabileceğini gösterdiğini belirtmiştir.