
Semptomlar başlamadan önce Alzheimer hastalığı (AD) tanısını koymak ve tedaviyi başlatmak, hastalığın iyi yönetilmesi için kilit öneme sahiptir. Bunun nedeni bu hastalıkta semptomların ortaya çıktığı dönemin, mevcut tedavilerin anlamlı bir etkisinin olması açısından genellikle çok geç olmasıdır. Anormal miktarda amiloid-β ve tau protein seviyeleri Alzheimerın biyobelirteçleridir ve beyindeki amiloid proteinlerinin birikimi hastalığın semptomlarından yıllar önce başladığı bilinmektedir. Bu alanda yapılan önceki araştırmalar, klinik semptomların henüz görülmediği fakat beyinde patolojik değişiklikler olduğu dönemde lomber ponksiyon testleri ile elde edilen beyin omurilik sıvısında bulunan düşük seviyelerde amiloid-β ve tau proteinleri arasında bir ilişki olduğunu göstermiştir. Bununla birlikte, bu ölçümlerin yapılabilmesi için gerekli olan lomber ponksiyon testleri günümüzde birçok hasta için pahalı ve zordur.
Bir grup bilim insanı, gözün, Alzheimerın erken tespitinde kullanılabilecek tanısal testler için kaynak işlevi görebileceğini düşünüyor. Araştırmacılara göre insan vitrözündeki amiloid-β (Aβ) ve tau protein içeriğinin incelenmesi ve bunun nöro-bilişe olan ilişkisi, oküler tabanlı Alzheimer tespit yöntemlerini iyileştirebilir.
Bu teoriyi kanıtlamak isteyen bir grup araştırmacı insan vitröz hümorunda Aβ ve tau protein seviyelerini değerlendirmek ve bu proteinlerin Alzheimerın erken tanısal belirteçleri olarak klinik prediktif rolünü araştırmak için bir çalışma yaptılar. Bu prospektif, tek merkezli, çok doktorlu bir kohort çalışmasında 80 göz bazlı hümor örnekleri, A40-42, pTau ve tTau için kantitatif olarak ölçüldü. Alzheimer biyobelirteç düzeyleri, Mini-Zihinsel Durum Sınavı (MMSE) ve serum apolipoprotein E (APOE) allel durumu arasındaki ilişkiyi, hastaların yaş, cinsiyet ve eğitim düzeylerine göre ayarlayarak test etmek için doğrusal regresyon kullanıldı.
Erken Demans Tespitinde Kullanılabilir
Çalışmanın sonuçları, düşük MMSE skorlarının, düşük vitreus Aβ40 (p = 0.015), Aβ42 (p = 0.0066) ve tTau (p = 0.0085) ile anlamlı olarak ilişkili olduğunu ve bu biyobelirteçlerin önceden var olan göz koşullarıyla ilişkili olmadığını gösterdi. ɛ2 ve ɛ2 alellerinin varlığı, sırasıyla azalmış Aβ40 seviyesi (p = 0.053) ve artmış p-Tau seviyesi (p = 0.056) ile anlamlılığa yakındı.
Bilişsel fonksiyonu zayıf olan hastalar, Alzheimer ile ilişkili biyobelirteçler Aβ40, Aβ42 ve tTau'nun vitröz hümor düzeylerini anlamlı şekilde düşürür. Bu biyobelirteçler, bilişsel değişim ile bağlantılı olarak özgüldüler ve altta yatan göz hastalıkları ile ilişkili değillerdi. Araştırmacılar yaptıkları çalışmanın, bilişi vitreus hümordaki Alzheimer ile ilişkili proteinlerle ilişkilendiren bilgimiz için yapılan ilk çalışma olduğunu belirttiler ve bulgularının, oküler proteinlerin Alzheimer riski taşıyan bireylerde erken demans tespitinde rol oynayabileceğini gösterdiğini ileri sürdüler.
Lauren M. Wright, Thor D. Stein, Gyungah Jun, Jaeyoon Chung, Kate McConnell, Marissa Fiorello, Nicole Siegel, Steven Ness, Weiming Xia, Kelley L. Turner, Manju L. Subramanian. Association of Cognitive Function with Amyloid-β and Tau Proteins in the Vitreous Humor. Journal of Alzheimer's Disease, 2019
+ Tüm Referansları Göster