
HIV negatif popülasyonda hepatit B (HBV) virüsü ve hepatit C virüsü (HCV) enfeksiyonlarının her ikisinin de non-Hodgkin lenfoma (NHL) ile ilişkili olduğuna dair giderek artan kanıtlar mevcuttur. Bu ilişkinin altında yatan mekanizmalar henüz tam olarak netleştirilememiştir fakat immün aktivasyon ve B-hücre proliferasyonunun her iki enfeksiyon için de potansiyel mekanizmalar olduğu varsayılmaktadır. Lenfositlerde aktif in vivo HCV replikasyonu sürekli olarak bulunamasa da NHL tümör dokusunda HBV DNA tanımlanmıştır. HIV enfeksiyonunda gelişen NHL’de HBV ve HCV ile kronik ko-enfeksiyonun rolü henüz net değildir. HIV ile enfekte kişilerde NHL insidansı oranı HIV negatif popülasyona göre yaklaşık 10 kat daha yüksektir. NHL, baskılanmış immün fonksiyon ya da iyileşme ile güçlü şekilde ilişkilidir. Bu durum ayrıca antiretroviral tedavi (ART) varlığında bile AIDS ve ölümün önemli bir sebebidir ve AIDS ile ilişkili olayların üçte birinden sorumludur. Epstein-Barr virüsü ve human herpes virüsü gibi bazı virüsler sağlıklı ya da immün-baskılanmış bireylerde lenfositleri değiştirebilir ve Burkitt lenfoma ya da primer efüzyon lenfoma gibi belli NHL tiplerini arttırmaktadır. Giderek artan kanıtlara göre bazı enfeksiyonlar NHL riskini immün baskılanmış kişilerde kronik immün stimülasyon ile arttırdığını işaret etmektedir.
Bir grup bilim insanı kronik HBV ve HCV enfeksiyonlarının NHL için artmış risk ile ilişkili olup olmadığını anlamak için ART almamış ve tedavi edilmiş HIV ile enfekte kişilerin büyük bir Avrupa multikohort çalışması yaptılar. Araştırmacılar COHERE’den (The Collaboration of Observational HIV Epidemiological Research Europe) 33 kohort arasından 18’ini çalışmalarına dahil ettiler. Hasta özellikleri, antiretroviral tedavi durumu, CD4 hücre sayısı, HIV RNA viral yükü, HBV ya da HCV ile ko-enfeksiyon durumu, AIDS olayları ve ölüm nedeni gibi verileri incelediler. Tedavi edilmemiş hastalarda ve antiretroviral tedavi başlanmış hastalarda NHL riskini değerlendirmede zaman bağımlı Cox modellerini kullandılar.
Araştırmacılar 40,219’una daha sonra antiretroviral tedavi başlanan toplam 52,479 hastayı çalışmaya dahil ettiler. Bu hastaların 1,339’u kronik HBV enfeksiyonuna 7,506’sı HCV enfeksiyonuna sahipti. Tedavi almayan hastalar için ortalama takip süresi 13 ay iken antiretroviral tedavi verilenler için bu süre 50 aydı. Araştırmacılar tedavi almayan hasta grubunda 100,000 hasta-yılı başına 219 vaka insidans oranı ile toplam 252 kişide NHL geliştiğini gördüler. Tedavi alan grupta ise 100,000 hasta-yılı başına 168 vaka insidans oranı ile toplam 310 kişide NHL gelişmişti. Tedavi almayan grupta HBV ve HCV ile birlikte NHL için risk oranları sırasıyla 1,33 ve 0,67 iken, tedavi alanlarda bu aranlar 1,74 ve 1,73’tü.
Araştırmacılar çalışma sonuçlarının antiretroviral tedavi alan HIV ile enfekte kişilerde HBV ve HCV ile kronik ko-enfeksiyonun artmış NHL riski ile ilişkili olduğunu işaret ettiğini belirttiler.
Wang et al. Chronic Hepatitis B and C Virus Infection and Risk for Non-Hodgkin Lymphoma in HIV-Infected Patients A Cohort Study, Ann Intern Med. 2016 Oct 18.
+ Tüm Referansları Göster