Medikaynak Search
Üye Ol Üye Giriş
Medikaynak Menü

Multiple skleroz (MS), merkezi sinir sisteminin demiyelinizan bir hastalığıdır ve nörolojik bozukluk ve ilerleyici engellilik ile karakterize, değişken ve genellikle öngörülemeyen bir klinik seyir gösterir. Nüksler ve remisyonlar ile birlikte bir seyir gözlendiğinde, hastalık yineleyen – düzelen (Relapsing-Remitting) MS (RRMS) olarak sınıflandırılır. Hastaların çoğunluğu nükseden-iyileşen bir seyir izlemektedir. Bununla birlikte, MS hastalarının, klinik engelliliğe ilerlemesinin remisyon olmadan sürekli olarak ortaya çıktığı primer progresif MS (PPMS) şekilde ortaya çıkması mümkündür. İlk yineleyen – düzelen evresini, nükseden bağımsız olarak, engelliliğin birikimi olarak tanımlanan aşamalı bir evre izlediğinde, hastalık sekonder progresif MS (SPMS) olarak sınıflandırılır. SPMS gelişen RRMS hastalarının oranı, hastalık süresi uzadığında artar ve RRMS hastalarının çoğunluğunda uzun dönemde SPMS gelişir. Klinik uygulamada saptanması zor olsa da, RRMS'den SPMS'ye geçiş 10 yıl içinde RRMS hastalarının % 50'sinde ve 20-25 yıl içinde RRMS hastalarının% 90'ında, tedavi olmaması durumunda gerçekleşir. RRMS hastalarının çoğunda SPMS gelişeceği halde, multiple sklerozun hastalık alt tiplerinde, hastalık yükü hakkında çok az bilgi mevcuttur.

Amerika’dan araştırmacılar, MS hastalık alt tiplerinde demans, hastalık şiddeti, semptomlar, sağlık bakım kaynağı, hastalık modifiye edici terapi (DMT) kullanımı, iş ve aktivite bozukluğu, fiziksel işlevler açısından, hastalık yükünü tanımlanmayı amaçlayan bir çalışma yaptılar. Araştırmacılar, ABD Ulusal Sağlık ve Zindelik Araştırması'nın 2012 ve 2013 dalgalarından gelen SPMS ve RRMS hasta yanıtlarını, demografik özellikler, hastalık şiddeti, semptomlar ve sağlık bakım kaynağı ve DMT kullanımındaki farklılıkları saptamak için değerlendirdiler. İş Verimliliği ve Aktivite Kusuru ve Kısa Form-36 anketlerinden elde edilen verileri analiz ettiler. Araştırmacılar, SPMS hastalarının ortalama yaşının 55,7 iken, RRMS hastalarının ortalama yaşının 48,9 olduğunu ve SPMS hastalarının %56,2’sinin kadın iken RRMS hastalarının %71,6’sının kadın olduğunu gördüler. SPMS hastalarının %20’si ve RRMS hastalarının % 39,7’si çalışıyordu. SPMS hastaları hastalıklarını daha şiddetli olarak tanımladılar ve birçok nörolojik semptomu daha sık bildirdiler ve hastaneye yatış oranının RRMS hastalarından daha yüksek olduğu gözlendi. RRMS hastalarından daha düşük bir SPMS hasta yüzdesinde DMT kullanımı bildirildi. SPMS hastalarının RRMS hastalarından daha fazla genel çalışma ve aktivitede azalma vardı. Başlangıç özellikleri standardize ettikten sonra, SPMS hastalarında fiziksel işlev bozukluğu daha fazlaydı.

Araştırmacılar, SPMS hastalarının RRMS hastalarından daha yüksek bir hastalık yüküne sahip olduklarını bunun da, gerçek dünyada etkili olan tedaviler kullanılarak, engellilik progresyonunu geciktirmek için, erken dönemde RRMS hastalarını tedavi etme ihtiyacını vurguladığını belirttiler.

Medikaynak Referanslar

Hillary J Gross, Crystal Watson. Characteristics, burden of illness, and physical functioning of patients with relapsing-remitting and secondary progressive multiple sclerosis: a cross-sectional US survey, Neuropsychiatric Disease and Treatment 2017:13 1349–1357.

+ Tüm Referansları Göster
  1. Benzer İçerikler