RCC’de Cerrahi Yöntem Olarak “Flush” Tekniği

Böbrek kanserleri yetişkin kanserlerinin yaklaşık %3’ünü oluşturan, erkek-kadın oranının 2:1 olduğu ve sıklıkla 50-60 yaşlarında görülen kanserlerdir. Bazı konjenital böbrek hastalıkları (at nalı böbrek, polikistik böbrek hastalığı gibi) ve sistemik hastalıkları (von Hippel-Lindau sendromu gibi) olanlarda böbrek kanserinin daha sık görüldüğü bilinmektedir. Erken evrede tedavide çeşitli cerrahi yöntemler kullanılırken ileri evrelerde sistemik tedavi kullanılmaktadır.

Grade III ve IV inferior vena kava trombozu (VKT) olan renal hücreli karsinomun (RCC) cerrahi tedavisinde elle uygulanan flush tekniğinin uygulanabilirliğini ve sonuçlarını değerlendiren yeni bir çalışma yapıldı ve geçtiğimiz günlerde elde edilen sonuçlar yayınlandı.

Haziran 2010-Temmuz 2017 tarihleri ​​arasında Fransa’daki bir merkeze başvuran grade III ve IV VKT'li RCC için cerrahi tedavi uygulanan tüm hastalar retrospektif olarak değerlendirildi. Toplamda 16 hasta tespit edildi.

Ameliyat Süresi Kısa ve Sonuçlar Başarılı

Tüm tümörler sağ RCC için subkostal bir kesi ve sol RCC için bir chevron insizyonu kullanılarak rezeke edildi. Vena kava kontrolü sadece subhepatik kısımda yapıldı. Renal arter ligasyonundan sonra, anesteziyologlardan küçük dolaşımda pozitif bir basınç uygulamaları istendi. Daha sonra, vena kava, renal venin orifisine kadar kesilerek trombüs disseke edildi ve vena kava üst kısmından çekilerek alındı. Vena kava'nın üst böbrek kısmında trombüs bulunmaması sonrasında vena kava'nın üst böbrek kısmı klemplendi. Hiçbir işlemde torakotomi veya hepatik mobilizasyon yapılması zorunlu olmadı. Bu nedenle hepatik, vasküler veya kalp cerrahı desteği gerekli değildi. Ameliyatın ortalama süresi 201 dakika idi. Ortalama tahmini kan kaybı 2040 ml idi. Hastaneye yatış sırasında hiç kimse ölmedi ve ortalama hastanede yatma süresi 16.6 gündü.

Araştırmacılara göre flush tekniği, diseksiyon boyutunun sınırlandırılmasına izin verir. Ne hepatik mobilizasyona ne de torakotomiye gerek duyulmaz. Bu, ameliyat süresi ve kan kaybında bir azalma ile sonuçlanır. Bu sebeple düzey III ve IV inferior vena kava trombozu olan RCC cerrahisinde kullanılması uygun bir cerrahi yöntemdir.